Kategoriler

Yenile

Beşiktaş Kulübü Başkanı Çebi: 10 milyon lira bağışlamaya karar verdik

Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, Süper Lig'de geriden gelip sezonu üçüncü bitirmenin bir başarı olduğunu ama şampiyon olamamanın üzüntüsünü de yaşadıklarını söyledi.

Beşiktaş'ın şampiyonluktan başka amacının olamayacağını belirten Çebi, "Sezonu üçüncü bitirdik. Keşke şampiyon olabilseydik. Sergen Yalçın ile şampiyon da olabiliyorduk. Kaybettiğimiz abuk subuk maçlar olmasa şu anda şampiyonduk. Süper Lig'de 13'üncülükten 3'üncülüğe çıkmak başarıdır ama şampiyon olamamak da bizim için mutsuzluk kaynağıdır." dedi.

Yönetime takımın yapısının oluşmasının ardından geldiklerini aktaran Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üst üste 6-7 galibiyetle takım toparladı, daha sonra düşüşe geçtik. Abdullah Avcı ile yollarımızı ayırdık. O da bu kararın doğru olduğunu düşündü. Takdiri yönetim kuruluna bırakmıştı. Cesaretle bunu göğüsledik. Sergen hocayı çağırdık. Beşiktaş'ın çocuğu olması pazarlık konusunda elimizi güçlendiren konuydu. Ekonomik koşullar nedeniyle camianın öze dönüş konusunda beklentisi vardı. Hocayı bu şekilde tercih ettik ve göreve getirdik. Doğru da yapmışız. Yönetim kurulunun başarısıdır. Sezon ortasında hocayı göndermek, yenisini almak önemli karardı. Biz bu kararı aldık, doğru yapmışız. İyi oldu."

Sergen Yalçın'ın sürekli kazanma arzusuyla hareket ettiğini vurgulayan Çebi, "Sergen hocanın hücum futboluna yönelik, sürekli gol arayan bir futbol anlayışı var. Bunlar teknik taktik konular. Sergen hocamızın bizim için en önemli tarafı Beşiktaş'ın gençlerine de değer vereceğini bize hissettirmiş olmasıdır. Hocamızla aramızda sorun yok, ikimiz de aynı şeyleri düşünüyoruz." diye konuştu.

Sergen Yalçın'ın uzun süre Beşiktaş'ta çalışmasını arzu ettiklerini anlatan Çebi, "Temennim Sergen Yalçın, camı kırınca lazım olanlardan olmasın. Ömrünü Beşiktaş'ta geçirsin istiyoruz. Başarılı olacak. İnşallah başarıları burada yaşar, emekliliği de burada yapar. Arzum, temennim bu." değerlendirmesinde bulundu.

 

- "Anadolu kulüpleriyle neredeyse aynı seviyeye geldik"

 

Süper Lig'de son 10 yılda iki farklı şampiyon çıktığının hatırlatılması ve Türk futbolunda bir eksen kaymasının olup olmadığının sorulması üzerine Çebi, şunları söyledi:

"Haksız rekabet her zaman için sağlıksız bir şeydir. Uzun süre Türk futbolunda haksız rekabet olduğunu söyleyebiliriz. Yüzde yüz değil ama insanın aklına bu geliyor. Fenerbahçe'nin, Beşiktaş'ın, Galatasaray'ın, Trabzonspor'un imkanları biraz daha fazlaydı. Dolayısıyla transferlerde daha fazla eli açık davranabiliyorsunuz. Taraftarı az, sponsorlukları fazla olmayan Anadolu kulüpleri aynı harcamayı yapamıyor. Bugüne kadar bunu yaşadık."

Beşiktaş'ın, Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın ekonomik anlamda güçlü olmasının transferde bir rahatlık yaşattığını kaydeden Çebi, "Artık o paralar olmayınca futbol ekonomisi buna izin vermiyor. Fuzuli harcamalara müsaade etmiyor. Bu olmayınca Anadolu kulüpleriyle neredeyse aynı seviyeye geldik. Anadolu takımına düşük parayla gelen ama ücretini alan oyuncu daha mutlu oynayabiliyor. Büyük paralarla gelen ama alamayanlar mutsuzluk yaşayabiliyor. Bu ekonomik şartlarda bütün takımların birbirleriyle dişe diş mücadele edebileceğini düşünüyorum." diye konuştu.

 

- "Beşiktaş'ı derleyip toparladığımda görevimi yapmış olacağım"

 

Yönetim olarak ekonomiyi düzeltmek istediklerini anlatan Çebi, "Düzelmiş ekonomiyle başarılı sportif sonuçlar almaya devam edeceğiz. Benim hep parayı ve sıkıntıları konuştuğumu söylüyorlar. Ben bunları söylemeye devam edeceğim. Camia son genel kurulda beyaz yalan söyleyenlerle şeffaflık arasında seçim yaptı. Ben şeffaf olmaya devam edeceğim. Taraftarımı ailenin parçası olarak görüyorum. Ailenin dertleriyle ilgilenmek istemeyen, paylaşmak istemeyen o ailenin parçası olamaz. Ağlamaya devam edeceğim. Bir ailenin içinde acı ve güzel günler olabilir. Sadece güzel günler yaşamak isteyenlerin Allah yolunu açık etsin. Bana kızsınlar önemli değil." ifadelerini kullandı.

"Ağlamayan bir başkanları inşallah ileride olacak." diyen Çebi, "Beşiktaş'ı derleyip toparladığımda görevimi yapmış olacağım. İnşallah ileride işleri oturmuş, çok iyi giden, ağlamayan bir başkanları olur. Bizim yaptığımız ağlamak değil. Ağlamıyoruz, durum tespiti yapıyoruz. Durumu anlatmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Yeni yapılanmada altyapının önemine değinen Çebi, "Almanya, Hollanda, Afrika'dan da çocuklar olabilir. Kendi altyapımızdan çocuklara da yer vermemiz lazım. Altyapımızdan yeteri kadar çocuk maalesef yer almamış. Uzun vadeli düşünüyoruz. Biz popülist politikalarla gelmedik. 'Uçaklara 3-5 milyonluk çocukları koyalım, şov yapalım' diye gelmedik." şeklinde konuştu.

BeÅŸiktaÅŸ Kulübü BaÅŸkanı Ahmet Nur Çebi, pandemi döneminde Süper Lig'de küme düşmenin kaldırılması gerektiÄŸini söyledi.   Pandemi döneminde küme düşmenin kaldırılmasıyla ilgili görüşlerini baÅŸkanların yer aldığı sosyal medya grubunda daha evvel de paylaÅŸtığını belirten Çebi, "Sezon bitmediÄŸi için eleÅŸtirildim. Ama ÅŸimdi sezon bitti, rahatlıkla ifade ediyorum. Ben gerçekten pandemi döneminde küme düşmenin olmasını istemiyorum. Bu dönem düşmeyi kaldıralım. Pandeminin verdiÄŸi darbelerle küme düşen kıymetli ÅŸehir takımlarımız var. Ben istemiyorum, 3 tane daha takım fazla olsun." diye konuÅŸtu.       - "UEFA bizi futbolcularla karşı karşıya bıraktı"       UEFA'nın pandemi dönemindeki yönetimini eleÅŸtiren Çebi, "UEFA kural koyucu olmasına raÄŸmen pandemi döneminde bir kural koymadı. 'Pandemi baÅŸladı, bu süreç devam ettiÄŸi sürece futbolculara ödemeler böyle olacak' demedi. 'Karşılıklı görüşerek' diye bir maddeyle bizi futbolcularla karşı karşıya bıraktılar." ifadelerini kullandı.   Kulüplerin olmadığı yerde futbolcuların da olmayacağını dile getiren Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:   " UEFA'nın futbolcunun sendikası gibi hareket etmesinden çok rahatsızım. Kulüplerin olmadığı yerde futbolcular da olamaz. Kulüplerin ayakta kalması için gayret sarf eden bir UEFA görmüyoruz. Sadece futbolcuları koruyan, kollayan bir UEFA ile baÅŸ baÅŸayız. UEFA'nın pandemi dönemindeki tavrını yanlış buluyorum, kararlı olmalıydı. Hepimizi yönlendirebilecek saÄŸlıklı kararlar almalıydı."   Yayıncı kuruluÅŸtan ödemeleri henüz alamadıklarını kaydeden Çebi, "Yayıncı kuruluÅŸ bizimle yaptığı pazarlıklarda indirim istiyor, gerekçe pandemi. Önümüzdeki yıllarda da indirim istiyor, gerekçesi yine pandemi. Biz futbolcularımıza 'pandemi nedeniyle indirim yapın' diyoruz, 'bize ne' diyorlar." ÅŸeklinde konuÅŸtu.       - "Ruiz'in açıklaması yanlış"       Çebi, Victor Ruiz'in kendisine ödeme yapılmadığı yönündeki açıklamalarıyla ilgili soruya, "Ruiz'in açıklaması yanlış. Ben olsaydım, 'pandemiye kadar alacaklarımı aldım, pandemi dönemindeki alacaklarım bana ödenmedi, ben de pandemi diye bir ÅŸey tanımıyorum, hakkımı alamadığım için gidiyorum' demesi gerekirdi. Bu doÄŸru açıklama olurdu. Genelleyip, alacaklarını alamayan bir futbolcu portresi çizdi." yanıtını verdi.   Mart, nisan ve mayıs aylarında ödeme yapamadıklarını aktaran Çebi, bağış kampanyası gelirleriyle bonservis bedellerini ödemeye çalıştıklarını söyledi.   Çebi, "Adem Ljajic'in 4,5 milyon avroluk bonservisi hala duruyor, Kevin N'Koudou'nun 4 milyon avroluk bonservisi duruyor. Futbolculara imza attırılıp getirilmiÅŸ ama restoranlarda yazıyor ya 'ben yedim babam ödesin' diye, öyle olmuÅŸ biraz." deÄŸerlendirmesinde bulundu.       - "Yayını kendi imkanlarımızla yapalım"       Çebi, yayıncı kuruluÅŸun indirim talebiyle ilgili soru üzerine, "Kendi imkanlarımız, TRT'miz var, A Spor var, baÅŸka kanallar var. Alt yapıları var. Biz yapalım bu iÅŸi. Kulüpler BirliÄŸi olarak bir ÅŸirket kuralım. Televizyon kanallarının hakkını verelim, geri kalanla biz geçinelim. Biz bu rekabeti yaratamazsak her gelen indirim ister. Bir gün üstüne bizden para isteyebilirler diye korkuyorum. Ä°sterler çünkü rakipsizler." diye konuÅŸtu.   Rakipsizlik nedeniyle yayıncı kuruluÅŸun indirim istediÄŸini savunan Çebi, "Koskoca vakıfız, bir tane ÅŸirket kurarsınız, gidersiniz TRT'ye yapalım dersiniz. Ortak bir hesap tutalım, masraflarınızı alın, üstüne de kar koyun, geri kalanı bize verin. GeldiÄŸimizden beri aynı yerde dolaşıp duruyoruz. Adamlar da bakıyorlar etraflarında kimse yok indirim istiyorlar. Bunun sonu yok." ifadelerini kullandı.       BeÅŸiktaÅŸ baÅŸkanlığının herkese nasip olmayacağını belirten Çebi, "Bir sürece girdik bir sürü para verdik, insanlar 'paran yoksa niye geldin' diyor. Verdik, verdiÄŸimizin bir önemi yok. Ä°mkanımız olduÄŸu sürece elimizden geleni yapacağız." dedi.   Çebi, erken seçimle ilgili soru üzerine ÅŸunları kaydetti:   "ArkadaÅŸlarımız çalışıyor, mutluyum. BaÅŸkan para istedi, ellerinden geleni verdiler. Kimisi 500 bin, kimisi 1 milyon dedi. Hepimiz bir ÅŸey yaptık. Mühim olan hissiyattır. Bana faydaları var, BeÅŸiktaÅŸ'a faydaları var. Neden yönetimi yenilemem gerektiÄŸini anlamıyorum. Muhalefet seçime gidilmesini arzu ediyorsa birisi çıksın 'seçime git ben de adayım' desin. 'Ben senden bu iÅŸi daha iyi yapacağım' diyen birisi çıksın, ben de 'buyurun seçim' derim. Mevcut yönetimi deÄŸiÅŸtirmek için seçime gitmem." BeÅŸiktaÅŸ Kulübü BaÅŸkanı Ahmet Nur Çebi, ayrılmaları gündemde olan futbolcuların ekonomik ÅŸartları kabul ettikleri takdirde takımda kalabileceklerini söyledi.   Takımdan ayrılacağı iddia edilen futbolculara iliÅŸkin yorumda bulunan Çebi, "Caner Erkin ve Gökhan Gönül, oynamak istiyorlarsa ikisi de bizim futbolcumuz. Kontratları belli. Oynamak istiyorlarsa ekonomik ÅŸartlarımız belli. O ÅŸartlarda geliyorlarsa mutlu oluruz. Bir baÅŸkası benden fazla bedel ödüyorsa bizim buna saygı duymamız lazım." ifadelerini kullandı.   Atiba Hutchinson'ın takımda kalmasını istediklerini ifade eden Çebi, "Hocamız Atiba'nın kalmasını istiyor ve katkı vereceÄŸini ifade ediyor. VerebileceÄŸi çok ÅŸey var Atiba'nın. Profesyonel duruÅŸu var. Aile babası olmasının verdiÄŸi bir duruÅŸ var. 6-7 senedir BeÅŸiktaÅŸ forması giymesinin getirdiÄŸi artılar var. Onları sahaya, antrenmanlara yansıtması bizim için çok önemli. Sanıyorum Erdal TorunoÄŸulları, yarın öbür gün kendisiyle görüşecek. Umarım el sıkışırlar. SevdiÄŸimiz, beÄŸendiÄŸimiz bir futbolcumuz." deÄŸerlendirmesinde bulundu.   Çebi, Fransa'nın Lille ekibine transfer olacağı öne sürülen Burak Yılmaz'ın durumuna iliÅŸkin, "Burak'ın ayrılmasıyla ilgili kendisiyle el sıkıştık ama kontrat henüz imzalanmadı. Belki bugün bitireceÄŸiz. Birçok teknik detay var. Prensip olarak Burak, Lille'e gitmek istedi. Teknik detaylar ÅŸu anda konuÅŸuluyor, bittiÄŸinde açıklayacağız." yorumunu yaptı.   Türkiye'de futbolculara ödenen paraların bütçelerine ağır geldiÄŸini kaydeden baÅŸkan Çebi, "Türk futbolunda bütçelere göre yüksek ücret verildiÄŸini söylüyorum. O kiÅŸinin deÄŸeriyle ilgisi yok. Bizim bütçemize ağır geliyor bu rakamlar. Aksi halde kimsenin emeÄŸine saygısızlık yapmak haddim deÄŸil. O günkü yöneticiler öyle takdir etmiÅŸ, vermiÅŸ. Ancak benim ekonomim bunu kaldırmıyor. Kimsenin futbolcusunun bedelini biçme hakkım yok, kimseye saygısızlık edemem." ÅŸeklinde görüş belirtti.       - "Türk takımlarının UEFA ya da FIFA'dan ceza almasını istemem"       Trabzonspor'un cezasıyla BeÅŸiktaÅŸ'ın UEFA Åžampiyonlar Ligi'ne gitme durumunun vicdanıyla baÄŸdaÅŸmadığını aktaran Çebi, "Biz, Süleyman Seba'nın ÅŸampiyon olduktan sonra döndüğü uçakta 3-5 rakip futbolcu var diye ÅŸampiyonluk kutlaması yaptırmadığı bir camiayız. BaÅŸkasının mutsuzluÄŸu üzerine mutluluk kurma isteÄŸimiz olamaz. Trabzonspor'un yerine ikinci olmak isterdim. BeÅŸiktaÅŸ'ta Trabzonspor'un alacağı cezayı beklemek gibi bir ÅŸey olamaz. BeÅŸiktaÅŸ farklı bir duruÅŸtur. Türk takımlarının UEFA ya da FIFA'dan ceza almasını istemem. Kurallar bunu gerektiriyorsa da ülkemizi en iyi ÅŸekilde Åžampiyonlar Ligi'nde temsil ederiz." diye konuÅŸtu.   Gündemdeki transfer iddialarının doÄŸru olmadığını belirten Çebi, ÅŸunları kaydetti:   "Benim kadrom dolu. Bunların içerisinden gidenler olacak. Onlar giderseler yerine oyuncu bakacağız. Gitmiyorlarsa onun yerine transfer yapmamız söz konusu olamaz. Transfer politikasını ekonomimize göre yapacağız. Åžampiyonlar Ligi'ne gidersek transferler biraz fark edebilir ama kimse bizden uçuk kaçık transferler beklemesin. Net, açık söylüyorum. Belki güçlü bir santrfor, stoper ve bir orta saha ile 2-3 transfer olabilir."       - "Ne kadar hak verildiyse o kadar yabancı oyuncu sahada olmalı"       BaÅŸkan Çebi, yabancı oyuncu sayısındaki kademeli düşüş hakkında teknik direktör Sergen Yalçın ile fikir ayrılıklarının bulunmadığını ifade etti.   Yabancı oyuncu konusunun sosyal medyada cımbızlanmış bir mesele olduÄŸunu vurgulayan Çebi, "Hocamızın 'Yarısı tribünde, yarısı sahada. Kim aldı bu kararı?' ÅŸeklindeki açıklamasına katıldığımı söyledim. ÇeliÅŸki yok. 14 futbolcu hakkım varsa niye bunları oynatamıyorum. Niye kulübede oturtuyoruz. Sosyal medyada bildiÄŸim, tanıdığım insanların başımın üstünde yeri var, saygı duyuyorum ama bazıları da iÅŸleri baÅŸka yerlere getiriyor. Taraftarım bunlara dikkat etsin. Ben onların hem baÅŸkanı hem aÄŸabeyiyim. Hakaretleri kabul etmiyorum, asla yalan konuÅŸmam. Sözlerimin arkasında dururum." ÅŸeklinde açıklamada bulundu.   Yabancı oyuncu sayısının 8'den aÅŸağı düşmemesi gerektiÄŸini kaydeden Çebi, "8 normal bana göre, aÅŸağı da düşmesin. 8'in altına düşeceÄŸini düşünmüyorum. Sahada oynayanın ne kadar hak verildiyse o kadar olması gerektiÄŸini düşünüyorum. '8 hakkınız var ama 6'sı sahaya çıkabilir' uygulaması bana göre yanlış. Hepsi sahada oynasın. 10 oyuncuysa 10, 8 oyuncuysa 8'i oynasın." diye konuÅŸtu. BeÅŸiktaÅŸ Kulübü BaÅŸkanı Ahmet Nur Çebi, siyah-beyazlı camiada Fulya Davası olarak bilinen konuya açıklık getirdi.   Mahkemenin Fulya Davası'nı karara baÄŸladığını söyleyen Çebi, mahkemenin yapılan kontrata göre BeÅŸiktaÅŸ'ın bir haksızlığa uÄŸramadığına hükmettiÄŸini belirterek, ÅŸunları aktardı:   "Fulya ile ilgili AşçıoÄŸlu ile olan davamız yıllar önce görülmüş, tahkim kararını vermiÅŸ, yargıtay onamış. HesaplaÅŸma yapılırken kontratların geçerli olduÄŸu, kontratlarda olanların uygulandığı ve yapılan kontrata göre BeÅŸiktaÅŸ'ın uÄŸradığı bir haksızlığın olmadığını söylüyor. Yargıtay'dan onanmış. Bir tanesi bu. Daha sonra Cengiz Sarıkaya adlı bir arkadaşımız Yıldırım Demirören'in olduÄŸu yönetimin ve sürecin ibra olmaması ile ilgili bir dava açıyor. Daha sonra Hürser Tekinoktay bey de bir dava açıyor. Bu dava Cengiz Sarıkaya'nın açmış olduÄŸu ibranın iptal edilmesiyle ilgili davayla birleÅŸtiriliyor. Bu davanın sonucunda mahkeme ve üst mahkemenin verdiÄŸi karar aynen şöyle: 'Mahkeme kararına gerekçe olarak Vincent Del Bosque ve Matteo Ferrari'ye ödenen tazminatlar nedeniyle derneÄŸin zarara uÄŸradığını kabul etmiÅŸ ve bu gerekçe temelinde ibraların iptaline karar vermiÅŸtir.' Aynı karar içerisinde mahkeme aynen şöyle devam ediyor: 'Fulya Projesi yönünden kat karşılığı inÅŸaat sözleÅŸmeye aykırı fazladan kat inÅŸa edildiÄŸini fark ettiklerini ve müteahhide müdahale etmemelerini vahim bir idari hata olduÄŸunu, sözleÅŸmeye aykırı yapılan kısımlardan BeÅŸiktaÅŸ Kulübünün herhangi bir pay almadığını, soruları üzerine 2 milyon ABD doları ile 95 metrekare büyüklüğünde bir daire ve Åžan Öktem Tesisleri'ni modernize inÅŸaatı sözünü aldıklarını beyan ettiklerini..." diyor. Fulya Projesi nedeniyle herhangi bir ibra iptaline gitmemiÅŸ, bu konuyu ibra iptal gerekçesi olmaktan açık ve ayrıntılı biçimde çıkarmıştır. Yani mahkeme Fulya konusunda ibranın iptal olamayacağını söylüyor. Ferrari ve Del Bosque'de var ancak Fulya ile ilgili ibranın iptali bir gerekçe olamaz diye baÄŸlıyor. Bahsi geçen Fulya'da bizim dava açabileceÄŸimiz bir ÅŸey yok. Mahkeme, 'Fulya'da hata görülmemiÅŸtir' diyor ama arkadaÅŸlar aylardan beri 'Git Fulya ile ilgili dava aç' diyorlar. Fulya ile ilgili dava açılmış, mahkeme kararını vermiÅŸ, 'Bu sözleÅŸmeye göre BeÅŸiktaÅŸ'ın bir kaybı yoktur' demiÅŸ ve konu bitmiÅŸ. Mahkeme Del Bosque ve Ferrari konularında hata var ancak Fulya davasında kayıp gözükmemektedir dediÄŸi yerde bunlar hala Fulya için 'Git dava aç' diyorlar. Onu öyle dememeleri lazım. 'Git Ferrari ve Del Bosque ile ilgili davayı kovalamanız gerekir' demeleri lazım. Sanki BeÅŸiktaÅŸ'a daÄŸ bağışlamışlar gibi hareket ediyorlar."   BaÅŸkanlık seçimindeki rakiplerinden Hürser Tekinoktay'ın Fulya konusundaki ısrarına tepki gösteren Çebi, "Bağış kampanyasının baÅŸladığı bir günde özellikle seçimdeki rakiplerimizden Hürser Tekinoktay beyefendinin çıkıp aynı gün 'Biz davayı kazandık. Burada 100 milyon dolar var, baÅŸkan kampanya yapacağına gitsin bu parayı alsın' diye bir söylemi baÅŸladı. Ya biliyor ya bilmiyor. Bunun doÄŸrusunu bilip yapıyorsa doÄŸru olmuyor. BilmediÄŸini, eksik bildiÄŸini düşündüğüm için, kamuoyunu da eksik yönlendiriyorlar. Kampanyanın baÅŸladığı gün sen BeÅŸiktaÅŸ'a niye hainlik yapıyorsun? Kendi reklamını yapmak açısından mı yapıyorsun?" diye konuÅŸtu.       - "Her halükarda bütçeleri aÅŸağı çekmemiz gerekiyor"       Siyah-beyazlı kulübün Bankalar BirliÄŸi ile yaptığı anlaÅŸmanın yenilenmesi gerektiÄŸini söyleyen Çebi, "Bu ÅŸartlarda yönetilmesi mümkün deÄŸil. Yöneticilerin, onun bunun vereceÄŸi parayla kulüplerin dönme ÅŸansı yok. En azından diyoruz ki, siz bizden 2 yıl hiç para almayın. Çünkü bizim bütçelerimiz 55-60 milyon avro. Faizler zaten 450 milyon tutuyor. Faiz ödemeli 1 yıl zaten bitti. Gelen gelirler zaten faizi karşılıyor. Giderler çok yüksek. O bütçeleri 60-70 milyonlardan 30'lara, makul seviyelere indirecek ki kulüp borcunu ve faizini ödeyecek hale gelsin. Yani, giderlerinizi düşeceksiniz. Gelirlerinizi arttırma ÅŸansınız çok fazla yok, sponsorlarınız belli. Formanın satılacak yerleri belli. Onları satabildiÄŸiniz rakamlara siz bütçenizi sığdıracaksınız. O bütçeyi ne kadar aÅŸağı çekebilirseniz bankalara olan borcunuzu ödeyerek 10-12 sene sonra borçsuz, kendi kendini idare eden bir BeÅŸiktaÅŸ yapacaksınız. Kendinize, futbolcularınıza, transferlerinize harcayacak bütçe kalmıyor. O yüzden her halükarda bütçeleri aÅŸağı çekmemiz gerekiyor. Bankalar da haklı. Onlardan almışız paraları, onların paralarını sokakta çarçur ediyoruz ve adamlar paralarını geri istiyorlar. Tasarruf edip ve gelirleri de arttırıp 10-12 sene sonra bu kulübü borçsuz hale getirebilirsiniz." deÄŸerlendirmesinde bulundu.   Üç büyük kulübün ekonomilerinin yaklaşık olarak aynı seviyede olduÄŸunu kaydeden Çebi, "BeÅŸiktaÅŸ neyse gördüğüm kadarıyla Fenerbahçe de Galatasaray da hepimiz aynıyız. Birbirimizden çok fazla farkımız yok. Konu el birliÄŸiyle çözülmesi gereken bir konu. Galatasaray ve Fenerbahçe'nin mali imkanları kısıtlıysa o çerçevede kaldıkları taktirde bizim de taraftarımız bizi anlayışla karşılayacaktır. Hep beraber aynı ölçülerde transferleri yapıyor ve hareket ediyorsak hem rekabet eÅŸit oluyor hem ekonomik anlamda kulüplerimizi zarara sokmamış oluyoruz." ÅŸeklinde konuÅŸtu.       - "Yönetim kurulu olarak 10 milyon lira bağışlamaya karar verdik"       'Bırakmam Seni' kampanyasının beklentileri ÅŸu an için karşılayamadığını ancak daha iyi olacağını belirten Çebi, yönetim kurulu olarak 10 milyon lira bağışladıklarını belirterek, "Kampanya, beklentileri ÅŸu an için karşılamadı ama halen ümitliyim. KarşılayabileceÄŸini düşünüyorum. Kampanya ulaşılabilir olmadı diyorlar. Hangi BeÅŸiktaÅŸlıya sorsam kampanyadan haberi var. Neyi ulaÅŸtıramadık? Ä°mkanlar bu kadar demek ki öyle deÄŸerlendirmek lazım. Sıra iÅŸ adamlarına geldi. O dönem yeni baÅŸladı. Yönetim kurulu olarak 10 milyon lira bağışlamaya karar verdik. Bunun 3-4 milyonunu kendim vereceÄŸim. DiÄŸerlerini arkadaÅŸlarım kendi imkanlarıyla yerine getirecekler." ifadelerini kullandı.   Eski yönetici Hüseyin Yücel'in "Her yönetici 1 milyon versin, sıkıntı çözülür" ÅŸeklinde açıklamasına deÄŸinen Ahmet Nur Çebi, "Sayın baÅŸkanın telefon açıp yüzüne karşı söyledim. Siz ne verdiniz, giderken burada 6 ay maaşını alamamış çocuklar varken niye ÅŸimdi söylediÄŸiniz gibi 1'er milyon avro vermediniz de yeni gelen yönetimin önüne personeli bıraktınız. Hüseyin bey bize çok da faydalıdır. BahçeÅŸehir Okulları'nın sahibidir. Kampanyada desteÄŸini verecektir. Sponsorlukları vardır, ÅŸort sponsorumuzdu." ÅŸeklinde konuÅŸtu.       - "Demirören ailesi 3 milyon bağışta bulundu"       Yeni sponsorlukların gelecek haftalarda açıklanacağını söyleyen baÅŸkan Çebi, BeÅŸiktaÅŸlıların kulübe önemli bedeller verdiÄŸine deÄŸinerek, ÅŸunları aktardı:   "Birkaç hafta sonra sponsorlarımızı da açıklayacağız. Vodafone bitti, onun yerine ana sponsor olarak Beko geldi. Onlara da çok teÅŸekkür ediyoruz. GeçmiÅŸten bugüne aile olarak da kurum olarak da yanımızda olmuÅŸtur. Beko bizim için önemli bir isimdir. Forma kolunda Aksa Jeneratör var, Cemil Kazancı'ya da çok teÅŸekkür etmek istiyorum. Sırtla ilgili kısım için iyi bir BeÅŸiktaÅŸlıyla konuÅŸuluyor. Åžorta divan kurulu baÅŸkanımız Tevfik Yamantürk, ÅŸirketi GüriÅŸ'le oldukça yüksek bir bedelle girdi. Karşılığından fazlasını verdi. BeÅŸiktaÅŸ'a yardım da söz konusu. Birçok iÅŸ adamamız da kampanyamıza gelmeye baÅŸladılar. Demirören ailesi 3 milyon lira bağışta bulundu. Cemil Kazancı sponsorluÄŸun dışında bu miktara yakın para verdi. En zor günlerimizde BeÅŸiktaÅŸ'ın yanında olan insanlar bunlar. Baskette de yeni sponsorlarımız olacak."   Amatör ÅŸubelerde gelir-gider dengesini kurmak istediklerini kaydeden Çebi, "Amatörlerde gelir-gider bütçelerin denk yürümesini istiyoruz. Her yıl 50 milyon açık verdiÄŸimiz bir yarayı kapatmak istiyoruz. Bu konuda kararlıyız. BeÅŸiktaÅŸ'ın ekonomisine önem veriyor ve düzeltmeye çalışıyoruz. BaÅŸka türlü bu koca çınarın yok olması diye bir ÅŸeyi Allah kimseye göstermesin, hepimiz çok üzülürüz." yorumunu yaptı.   Çebi, kampanya kapsamında yeni giriÅŸimleri olacağını söyleyerek, "Ayın 9'unda stadımızda bir program yapıp iÅŸ adamlarımıza baÄŸlanacağız. Kampanya bittiÄŸinde amaçladığımıza ulaÅŸmış olacağız. Bazen bir ÅŸeyler iyi baÅŸlar kötü gider, kötü baÅŸlar iyi gider. Bizimki azdan baÅŸladı ama artarak gidiyor." dedi.       - "Seneye ÅŸampiyonluÄŸu alacağız"       Bu sezon ligde alınan sonucu, ÅŸampiyonluÄŸun ayak sesleri olarak nitelendiren Çebi, "Sergen hocanın top oynattığı genç oyuncular var. Takım da baÅŸarılı oldu diyoruz. Åžampiyonluk da bunun arkasından seneye gelecek. ÅžampiyonluÄŸun ayak sesleriyle buraya kadar geldik. Ä°nÅŸallah seneye ÅŸampiyonluÄŸu alacağız." diyerek sözlerini tamamladı. Â