15.12.2016 Perşembe 12:38
Gazeteci-yazar Osman Aytun Altındal'ın çocukları, babalarının FETÖ/PDY terör örgütü tarafından zehirlenerek öldürüldüğü iddiasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Yazar Aytun Altındal'ın çocukları Ahmet Mustafa Altındal, Zeyno Altındal, Emine Altındal Altuğ avukatları aracılığıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu dilekçelerini sundu. Osman Aytun Altındal'ın dinler, felsefe, ezoterik ve gizli örgütler ile benzeri konularda birçok makale, kitap yazıp, tanınan bilim adamı olduğu belirtilen dilekçede, yazarın hastanede 18 Kasım 2013'te şüpheli bir şekilde vefat ettiği belirtildi. - Ailenin ölümü "şüpheli" bulma nedenleri ''Şüpheyi taşıyan önemli somut olgular, FETÖ/PDY terör örgütü aleyhine geçmişten bu yana yazıların, kitapların, konuşmaların yapılmış olması nedeniyle ölüm tehditleri alıyor olmasıdır." denilen dilekçede, şu iddialar sıralandı: "Öldürülmeden önce FETÖ/PDY terör örgütü üzerine kitap yazıyor olması ancak ölümüyle bu kitaba ilişkin evrakların da yok edilmesi, ölümüne ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı nezdinde yürütülen soruşturmanın 2015 yılına kadar sürüncemede bırakacak şekilde geciktirilmesi, zehirlenme şüphesi altında olmasına rağmen otopsi yapılması için fethi kabir taleplerinin yerine getirilmeyerek delillerin toplanmamasıdır. Hastanede ölüme sebebiyet verecek nitelikte yakın somut bir vakanın bulunmaması, Florya Acıbadem İnternationel Hastanesi yetkilileri hakkında gerekli soruşturmanın yürütülmemesi, hasta dosyaları toplanıp üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmaması ve bu yönüyle delillerin yeteri şekilde toplanmamasıdır. Öldükten sonra cenazenin yasal mirasçılarına teslim edilmemesi, alelacele Üsküdar Karacaahmet Mezarlığına 19 Kasım 2013 tarihinde defnedilmesi, defin sürecinde herhangi bir şekilde aileye cenazenin gösterilmemesidir.'' FETÖ/PYD terör örgütü aleyhine araştırmaları, yazıları olan Osman Aytun Altındal'ın katıldığı bir televizyon programında bu örgütün kendisini tehdit ettiğini, evini yaktıklarını, Fetullah Gülen'in neden hacca gitmediğini sorduğu anlatılan dilekçede, Altındal'ın bir röportajında ''Dinler Arası Diyalog'' projesini eleştirdiği ve Fetullahçılarla ilgili görüşlerini ifade ettiği kaydedildi. - Zehirlenme iddiası için vücudundan örnek alınması talebi Altındal'ın 25 Şubat 2006 tarihinde bir televizyon programında Fetullah Gülen örgütünün İslam'a verdiği zararları söylediği belirtilen dilekçede, şunlar aktarıldı: ''Osman Aytun Altındal vefat ettikten sonra cenazesinin herhangi bir şekilde akrabası, eşi olmayan Naciye Selin Şenocak'a teslim edilmiştir. Naciye Selin Şenocak da cenazeyi kendisi, kızı olarak kaydettirip aldığını soruşturma aşamasında ifadesinde yer vermiştir. E-devlet üzerinden yaptığımız araştırmada da ölüm sebebi 'Doğal Ölüm' olarak nitelendirilip cenazeyle ilgilenen kişi olarak Naciye Selin Şenocak olarak gösterilmiştir. Ayrıca cenaze de Üsküdar Karacaahmet Mezarlığında, O/26 mezar numarasında 32 ada içerisinde yer almaktadır. Bu mezarlığın defi sırasında müvekkillerime çocukları olmasına rağmen cenazesi gösterilmemiştir. Alelacele müvekkillerimin bilgisi dışında mezar yeri ayarlanmıştır.'' Basında çıkan habere göre İzmir'de yürütülmekte olan FETÖ/PYD soruşturmasına ilişkin olarak savcı Zafer Dur tarafından düzenlenen iddianamenin İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildiği ifadelerine yer verilen dilekçede, iddianamede örgüt aleyhine kitap yazan Necip Hablemitoğlu, Haydar Meriç ve Aytun Altındal gibi gazetecilerinin ölümlerinin şüpheli olduklarına yer verildiği, bu dava dosyasının tespit edilerek incelenmesi ve merhuma ait hangi şüphelerin olduğunun da tespit edilmesi gerektiği kaydedildi. Dilekçede, Osman Aytun Altındal'ın, Üsküdar Karacaahmet Mezarlığındaki mezarlığında feth-i kabir işlemi yapılarak vücudundan örnek alınarak zehirlenip zehirlenmediği, kesin ölüm nedeninin tespit edilmesini, tedavi kayıtlarının bulunduğu tüm hastane dosyaları getirtilerek tümü üzerinde uzman bilirkişi raporu alınması ve Altındal'ın şüpheli ölümüne ilişkin çıkan yeni delillerin birlikte değerlendirilerek faillerin tespit edilerek, soruşturulması talep edildi.