'Yapı güvenliği hâlâ denetim dışı'

12.11.2013 Salı 15:18

Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, 12 Kasım 1999 tarihinde Düzce'de meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremin üzerinden 14 yıl geçmesine rağmen yapı güvenliğinin hâlâ denetim dışı olduğunu söyledi. O depremde bilançonun çok ağır olduğunu hatırlatarak, “Ülkemizin jeolojik gerçekliği depremlerle tekrar tekrar karşılaşacağımızı bize söylerken afet yönetim sistemimizin mevcut gerçekliği, bugün düne göre depremlere karşı daha güvenli ve hazırlıklı olduğumuzu söylemeyi mümkün kılmamaktadır.” dedi. Depremleri engellemenin mümkün olmadığını ancak insan eliyle afete dönüşen deprem zararlarının azaltılabileceğini belirten Murathan, bugüne kadar yapılan araştırmaların, afet zararlarının önemli ölçüde denetimsizlikten kaynaklandığını ve olayların afete dönüşmesinin en önemli sebeplerinden birinin yapı denetim sistemi olduğunu ortaya koyduğunu vurguladı. 23 Ekim Van depreminin yıldönümünde başlayan ve 12 Kasım Düzce depreminin yıldönümünde sona eren “Yapı Güvenliği Denetim Dışı” temalı kampanyanın sonuç ve talep bölümü hakkında bilgi veren Alim Murathan, şunları söyledi: “Sağlıklı ve güvenli kentleşmeler için jeolojik verilere göre doğru yer seçiminden başlayarak, yapı üretim ve denetim süreçleri rantın değil, bilimin ve mühendisliğin yol göstericiliğinde yürütülmelidir. Yaşadığımız depremlerin yol açtığı can ve mal kayıpları, yapı denetim sisteminin ne derece yetersiz ve sorunu çözmekten uzak olduğunu göstermiştir. Ülkemizde meydana gelen depremlerin yol açtığı afet zararlarının, önemli ölçüde yanlış yer seçiminden ve binanın üzerine oturduğu zeminle ilişkisinden kaynaklandığı bilinmesine rağmen binanın oturacağı zeminin özelliklerini ortaya koyan jeolojik-jeoteknik etüt çalışmalarının yapı denetim sisteminin dışında tutularak projeler ekinde sunulan önemsiz belgeler haline dönüştürülmüş olması, yapı güvenliğinde ciddi bir zafiyet yaratmıştır. Yapı denetim sistemi uygulamada olduğu gibi sadece bina inşasının denetimiyle sınırlı kalmamalı, arsanın imar parseline dönüştüğü aşamadan başlamak üzere etüt proje ile etüt projeye uygun yapı üretim süreçlerini de denetleyecek bir kapsama kavuşturulmalıdır.”