01.01.2014 Çarşamba 13:58
CIA eski Başkanı, yeni görevi olan KKR isimli finans kuruluşunun başında ilk iş olarak Türkiye'ye operasyon yaptı. Takvim'in haberine göre, Türk ekonomisi Mayıs 2013'te zirve yaptı. Türkiye'nin bu çıkışını engellemek isteyen baronlar ise Erdoğan'ı düşürmek ve Türkiye'yi yağmalamak için hemen düğmeye bastı. MİT'in tespitlerine göre baronlar, operasyon için KKR (Kolhberg Kravis Roberts) adlı 200 milyar dolarlık ABD finans devini seçti. Türkiye'yi buhrana sürüklemek için 25 milyar dolar fon ayrıldı. İşin başına ise Kuzey Irak'ta Türk askerinin başına çuval geçirdikten sonra CIA'in başına getirilen, sonra da yasak aşk nedeniyle buradan kovulan General David Petraus getirildi. Milli İstihbarat Teşkilatı'nın elde ettiği bilgilere göre, Petraeus, Kolhberg Kravis Roberts (KKR) adlı kuruluşun başına geçirilmesi için geçtiğimiz yıl Nisan ayının 15'inde görüşmelere başladı. Mayıs ayında ise bu kurumun başına getirildi. Önce dış basında "Diktatör" denilerek Başbakan yıpratıldı. Financial Times, Guardian, WSJ, Der Spiegel hatta Today's Zaman bile bu oyunun ortakları oldu. DİKTATÖRLE BAŞLADI Sonra ise Gezi Olayları teşvik edildi. Diktatör söylemi tüm Türkiye'ye yayıldı. Para babaları ve reklamcılar ile çapulcular, Gezi'de büyük bir işbirliği sergiledi. Ancak yetmedi. Baronlar bu kez devlet içindeki oluşuma görev verdi. Paralel yapı desteklendi. Şok operasyonlarla AK Parti hükümeti çökertilmek istendi. KKR, çeşitli sivil toplum örgütleri üzerinden Türkiye'ye bir çok para aktardı ve olayların gelişmesi için gerekli fonları sağladı. 25 MİLYAR DOLAR AYIRDILAR Amaç ülkede hem siyasi hem ekonomik kriz oluşturmaktı. Türkiye'nin ekonomik istikrarını sarsmak, piyasaları çökertmek hedeflendi. Bu sayede hem politik istikrar bozulacak, hem de ekonomik kriz sayesinde KKR, Türkiye'de son yıllarda büyüyen şirketleri kriz ortamında yok pahasına satın alarak fonlarını büyütecek, IMF de bir kez daha Türkiye'ye gelmiş olacaktı. IMF İNTİKAM ALIYOR Takvim gazetesinin haberine göre; 200 milyar dolara hükmeden KKR'nin IMF Başkanı Christina Lagarde ile de ortak hareket ettiği belirlendi. IMF'nin de Türkiye'yi tekrardan kendisine mahkum ettirmek için KKR'nin gerçekleştirdiği bu operasyonu desteklediği öğrenildi. Şirketin yakınında bulunan diğer bir isim ise George Bush'un danışmanlarından olan Hanyri Kravis. KARANLIKLAR PRENSİ DE DEVREDE Ortadoğu'daki tüm karanlık işlerin arkasından çıkan adam olarak bilinen Neocon Richard Perle de KKR'nin içindeki isimlerden. CIA ajanı da olan Perle'nin devrim yaşayan bir çok ülkedeki ekonomik krizin ardında olduğu, bu nedenle Karanlıklar Prensi olarak tanındığı ve son olarak Gezi Olayları'nda ise Taksim'de bir otele yerleşerek tüm yaşananları bizzat takip ettiği iddia edilmişti. AKBABA GİBİ BİR SİRKET Dünya çapında bir çok ülkede yatırımları bulunan Yahudi sermayesinin finans şirketlerinden olan KKR, 'leverage buy' olarak bilinen yöntemi kullanıyor. Bu yöntemde önce baronlar operasyon yapılacak ülkeyi belirliyor. KKR'nin ayırdığı fonlarla seçilen bu ülkeye ekonomik ve politik operasyon düzenleniyor. Kriz öncesi büyüyen şirketler, kriz ortamında yok olmaktansa değerlerinin çok çok altına satılıyor. Bu noktada KKR bir kez daha ortaya çıkıyor ve kendi eliyle çökerttiği şirketleri yok pahasına satın alıyor. Kriz sonrası IMF'in de operasyon yapılan ülkede devreye girmesiyle, IMF'ten gelen paralar bu şirketlere pay ediliyor ve içi boşalmış olan şirketler bir anda KKR'nin ellerinde yeniden parlatılıyor. KKR ise bu şirketleri satarak büyük kar ediyor. Ülke ise IMF'den gelen paraların bu şirketlere aktarıldığından habersiz olarak milyarlarca dolar borcun altına giriyor.