03.06.2013 Pazartesi 09:55
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Fas'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda açıklama yaptı. Çok gergin olduğu yüz halinden belli olan Başbakan Erdoğan, gazetecilerin bazı soruların daha çok sinirlendi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’na ilişkin protestoların devamında yaşananlarla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Gezi Parkı ile ilgili protestoların içeriden, dışarıdan bağlantıları var. Aklı selim milletimin böyle bir oyuna gelmemesi gerekir.” dedi. Başbakan Erdoğan, Kuzey Afrika ülkelerine yapacağı ziyaret öncesi Atatürk Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi. Burada, Gezi Parkı protestolarına ve sonrasında yaşananlara değinen Erdoğan, “Bu olayı saf ve temiz duygularla, sosyal medyadan yayılan haberleri duyarak eyleme katılanları saymazsak, aşırı uçların organize ettiği bir eylem olarak görüyorum. Olay bir Gezi Parkı olayı değildir. Çünkü Gezi Parkı’nda ağaçların kaldırılması söz konusu değildir. Belediyenin kaldırım çalışması sırasında 10 tane ağaç sökülmüş ve başka yere taşınmış. Olay bu. Biz, Gezi Parkı ile ilgili kararı 2011 seçimleri sonrası açıkladık. Bu güne kadar bir ses çıkmadı. Taksim’i yayalaştırma çalışmalarında da sıkıntı yaşamadık.” ifadelerini kullandı. Böyle bir adımın atılmasında iç ve dış bağlantılar olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bu adım içeriden ve dışarıdan bağlantıları olan bir adımdır. Aklı selim milletin bu oyuna gelmemesi gerekir. Ağaçların kesildiği yalandır. Bu, milletin yöneticilerinin tarihine sahip çıkmasıdır. Topçu Kışlası CHP zihniyeti tarafından yıkılmıştır. Yerin Taksim Stadyumu yapıldı. Daha sonra stadyum bugünkü İnönü Stadyumu’nun olduğu yere taşındı. Gezi Parkı ortaya çıktı. Bu olayların ardında CHP zihniyeti ve aşırı uçlar var. Müşterek dayanışma içinde bunları yapıyorlar.” Şeklinde konuştu. VEBALİ OLANLAR HESAP VERECEK! Taksim’de ağaç meselesinin olayın fitilini ateşlediğini dile getiren Erdoğan, ““Gezi Parkı meselesi bu işin fitilini ateşleme yeri. CHP bu işin içinde çok aktif rol almak suretiyle saf vatandaşları yönlendiriyor.Taksim’de miting yapacaklarını söylüyorlar biraz sonra mitingi Taksim’e yönlendiriyor. Kendi milletvekilleri de bu işin içinde. Bu işte CHP'nin çok büyük vebali var.Vebali olanlar bu işin hesabını verecekler. Benim vatandaşım hukuk içinde miting mi yapacak? Yapma hakkı var. Miting yapılacak yer bellidir. Orada vatandaşım mitingini yapar. Bu kadar araçlar yakıldı. Allah’tan ölenler falan olmadı. Bu araçların sahibi sivil vatandaşlarım. Ankara’nın İstanbul ile ne alakası var? Olay sandıkta AK Parti’yi mağlup edemeyenler bu yollarla bırakabilir miyiz? Bunun hesabını yapıyorlar.” şeklinde konuştu. Olayla ilgili istihbarat çalışmalarının devam ettiğini aktaran Erdoğan, “İstihbarat olaylarla ilgili çalışmalarını yapıyor. Şurdan buradan yapılıyor diye bir şey söyleyemeyiz. Çalışmalar devam ediyor. Gerekirse hesaplaşmasını da yapacağız. Önce ben şunu çok açık net söylüyorum. Bize itidal tavsiye edenler önce kendileri o çizgiye gelsinler. Benim 160’a yakın polisim yaralandı. Polisin bu kadar yaralısının olması mutedil davrandığı içindir. İstanbul’da Başbakanlık ofisimiz, taşlarla taşlandı. Polis kulübelerine varıncaya kadar. Birileri polis çekilsin diyor. Polis Başbakanlık ofisini korumayacak mı? Bu aşırı uçlar ondan sonra Başbakanlık ofisini işgal etsinler. Dik dururuz ama dikleşmeyiz. Kalkıp kamunun bu kurumlarını bu tür terörle iç içe yaşayanlara biz yedirmeyiz. Bu ülkede astılar zehirlediler, biz bu ülkenin imkanlarını her şeyini sahipleneceğiz. Geleceğe yürüyeceğiz.” diye konuştu. Başbakan Erdoğan gazetecilerin sorularına cevaplandırdı. Dış bağlantısıyla ilgili istihbarat çalışması var mı? İstihbarat bölümlerimiz çalışıyor. Ortada görülen gerçekler var. Bize itidal tasviye edenler önce kendilerine baksınlar. Kendileri itidal şekline gelsinler. Benim 160'a yakın polisim yaralandı. Polisin bu kadar yaralı olması mütedal davrandığı içindir. Polis çekilirse aşırı uçlar işgale başlar. Tencere-tava eylemleri ile ilgili ne diyorsunuz? Tencere tava hep aynı hava biz bunları önceden de gördük. Arap Baharı ile özleştiriliyor buna ne diyorsunuz? "Türk Baharı" yönündeki haberler afakidir. Bu haberi yapanlar Türkiye'yi tanımayanlardır. O ülkelerde sandığa gidip demokratik seçimler mi yapılıyordu. Bizde seçime gidilir ve 6 saatte sonuçlar açıklanır. Bizde parlamenter sistem oturmuştur. Bu muhalefeti tanımlarken küçümsemenizin daha çok kışkırttığı söyleniyor? Yumuşatıcı açıklamalarınız olacak mı? Yumuşatıcı ifade ne demek bana onu öğretin? Şimdi bütün toplum diye suçlamayın.. Bir defa bir kısım deyin bütün toplumun derseniz aklım buna yatmaz. Eğitimden alkol yasasına kadar herkes bir gerekçeyle sokakta. Alanlardaki insanların çoğu CHP 'yi desteklemiyor? "Ne yapılmadı ki bu ülkede bunlar yapılıyor" Şu an da evlerinde zorla tutuğumuz yüzde 50 var. Alkol yasağı yok, alkol düzenlemesi var. Fransa'daki alkol düzenlemesini yapıyoruz. Olaylar başlar başlamaz yurtdışında ve içinde Türkiye ile ilgili reklamların iptal edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Reklam iptal edilmesine doğru bulmuyorum. Medyanın reklam ile tehdit edilmesi yanlıştır. Olayla bağlantılı reklam iptali yapan bedelini öder. Borsada bu düşüş bu olaylarla bağlantılı mıdır? Borsa iner-çıkar her zaman istikralı değildir. Türkiye ekonomide güvenli limandır.