OKUL ÖNCESİ ÖĞRENCİ VELİLERİNE UZMAN UYARILARI  T.Ü TIP FAKÜLTESİ HALK SAĞLIĞI ANABİLİM DALI BAŞKA

16.09.2011 Cuma 12:20

"AA R EGT -OKUL ÖNCESİ ÖĞRENCİ VELİLERİNE UZMAN UYARILARI -T.Ü TIP FAKÜLTESİ HALK SAĞLIĞI ANABİLİM DALI BAŞKANI PROF. DR. YORULMAZ: 'ÖZELLİKLE KOKULU YA DA BOYASI KOLAYLIKLA ELE BULAŞABİLEN KIRTASİYE MALZEMESİ, SÜSLER VE OYUNCAKLARDAN UZAK DURULMALI' -'SIRT ÇANTASI YERİNE TEKERLEKLİ ÇEKİLEREK TAŞINAN ÇANTALAR TERCİH EDİLMELİ' (FOTOĞRAFLI) TEKİRDAĞ (A.A) - 16.09.2011 - Merve Camlı - Uzmanlar, ebeveynleri alacakları okul malzemelerinin kalitesi konusunda uyardı. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, okulların açılma döneminin yaklaşması nedeniyle öğrencilerle birlikte velilerde de tatlı bir telaşın başladığını ifade etti. Yorulmaz, özellikle okullara yeni başlayan öğrenci ve ailelerinde telaş ve kaygının daha fazla hakim olduğunu bildirdi. İlköğretim öğrencilerinin sağlık açısından en hassas grubu oluşturduğunu söyleyen Yorulmaz, okul çevresindeki çocuklara hitap eden yerler gibi alanların büyük önem taşıdığını belirtti. Prof. Dr. Yorulmaz, ayrıca çocukların kullandığı kırtasiye malzemesi, kalemler, silgiler, boyalar ve bu araçlara takılan süslerinde öğrencilerin sağlığını etkilediğini kaydetti. -'KIRTASİYE MALZEMELERİNE DİKKAT EDİLMELİ'- Öğrencilerin kullandığı kırtasiye malzemesinin sağlık açısından önem arz ettiğini ifade eden Yorulmaz, özellikle kokulu ya da boyası kolaylıkla ele bulaşabilen kırtasiye malzemesi, süsler ve oyuncaklardan uzak durulması gerektiğini bildirdi. Sırt çantası yerine tekerlekli çekilerek taşınan çantaların tercih edilmesi gerektiğini belirten Yorulmaz, sırta asılan çanta alınmışsa, iki omuza da asılabilen türde olması ve çantanın dolu iken ağırlığına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Kronik hastalığı ya da sakatlığı bulunan çocuklar konusunda mutlaka okul yönetimine ve sınıf öğretmenine bilgi verilmesi gerektiğini anlatan Yorulmaz, şunları kaydetti: 'Okulların başlaması ile birlikte, oyunlar, bilgisayar ve televizyon tümüyle yasaklanmamalı. Okul çıkışında kısa bir dinlenme sonrası geceye bırakmadan çocukların ödevlerini tamamlamaları sağlanmalı. Ödev çocuğa öğrenmesi için verilmekte. Bu yolla aynı zamanda çocuklara sorumluluk kazandırmak amaçlanmakta. Bu nedenle büyükler çocuğun zorlandığı yerde yol göstermeli ancak asla onun ödevini kendileri yapmamalı.' -ÖĞRENCİLERİN RUHSAL DURUMU- Okula yeni başlayan öğrencilerin okula başlama veya aileden ayrılma gibi sorunlar yaşadığını ifade eden Yorulmaz, yaşça daha büyük kimi öğrencilerin ise ergenlik sorunları ile baş etmeye çalışırken, bir yandan da yarış haline gelmiş olan sınavlara hazırlandığını söyledi. Öğrencilerin, tüm bu ruhsal kargaşa içinde okul, özel ders, etüt, evde ders çalışma gibi faaliyetlerle boğuşmak durumunda kaldığını anlatan Yorulmaz, buna bazen anne babaların çocuklarının ders çalışmasından memnun olmadıklarını ifade eden uyarılarının da eklendiğini söyledi. Öğrencilerin ciddi ruhsal sorunlar yaşayabilmekte olduğunu bildiren Yorulmaz, şöyle konuştu: 'Özellikle okula yeni başlayan çocukların okul korkusu çekmeleri nedeniyle anne babalarını yanlarında istemeleri normal. Ancak bu konuda anne ve babaya aşırı bağımlı, evde özgürlüğü kısıtlanan, arkadaşlık yapmayı yeterince öğrenememiş olan çocuklar daha fazla sorun yaşamakta. Okuldaki öğrencilerden bazıları daha sorunlu olabilmekte. Arkadaşları ile geçinemeyen, kavgacı, uyumsuz çocuklar, diğerlerinin de huzurunu kaçırabilmekte, eğitimden yeterince faydalanmalarına da engel olabilmekteler. Çok sayıda ve farklı yerlerden, farklı ailelerden gelen çocukların getirdikleri bulaşıcı hastalıklar kolayca yayılabilmekte salgınlar yapabilmekte. Bu konuda kantinler, tuvaletler, yemekhane, yüzme havuzu gibi alanlar en riskli yerler.' Okulda şiddetin önemli bir sorun olduğunu belirten Yorulmaz, 'Şiddet eğilimi, özellikle yaşça küçük, bedensel olarak zayıf, çekingen ve içine kapanık öğrencilerde daha sık görülürken, ayrıca aile sorunları yaşayan, ailede şiddet gören, anne baba ayrılığı ya da ölümü olan öğrencilerde daha sık gözlenmekte.' şeklinde konuştu. -'YÜKSEK RİSK TAŞIYAN KANTİN VE YEMEKHANELER DENETLENMELİ-' Okulların çocukları geleceğe hazırlayan, sağlıklı biçimde büyüme gelişmelerini sağlayan kurumlar olduğunu anlatan Yorulmaz, okulların gerçek sahiplerinin de önce öğrenciler ve daha sonra veliler ile okul çalışanları olduğunu belirtti. Bu nedenle velilerin okul ile yakın ilişki içerisinde olması gerektiğini ifade eden Yorulmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Bu anlamda okul aile birlikleri, okulda sosyal etkinlikler düzenleme ve okula gelir sağlamaktan önce okulun, çocukların sağlığını korumada ve eğitmede daha nitelikli olması ile ilgilenmeli. Bu konuda özellikle yüksek risk taşıyan kantin, yemekhane, tuvaletler, spor salonu, yüzme havuzu, servisler gibi yerler ve bu yerlerde görev yapanların hem temizliği hem de çocuklara davranışları konusunda çok dikkatli olmalı. Okul çevresindeki, kötü niyetli insanlar, açıkta gıda satışı yapanlar engellenmeli, çocukların okuldayken, okul dışı ile temas kurmaması için önlemler alınmalı. Çocukların okul çıkışı nereye ve kimlerle gittiği çok titiz biçimde denetlenmeli. Aile bu konuda çocukları ile arkadaş olmalı, bu konudaki uyarılar emir biçiminde değil uygun bir dille konuşularak yapılmalı.' Yorulmaz, okula başlamadan önce öğrencinin büyüme, gelişme, görme, işitme gibi sorunları araştıran bir muayeneden geçirilmesi gerektiğini belirterek, şunları ifade etti: 'Büyüme gelişme döneminde olan öğrencilerin, sağlıklı beslenmeleri çok önemli. Bu nedenle günün en uzun açlık süresi sonrası öğünü olan kahvaltı asla atlanmamalı. Okula giderken özellikle ilköğretim çağındaki çocukların yanına mümkün olduğu kadar evde hazırlanmış börek, poğaça, meyve gibi yiyecekler konulmalı ve böylece dışarıdan, hangi şartlarda üretildiğinden emin olunmayan yiyecekler almamaları sağlanmalı.' (CAM-MEK-SA)12:18 16/09/11"