"Lazio ile iki maçı nefes nefese oynarız"

30.03.2013 Cumartesi 18:43

 Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, Spor Toto Süper Lig’de yarın oynayacakları Akhisar Belediyespor maçının şu an daha önemli olduğunu belirterek, “Lazio’yla iki maçı da nefes nefese oynarız diye düşünüyorum.” dedi. Teknik direktör Aykut Kocaman ve yardımcıları İsmail Kartal ile Fahrettin Ömeroviç, Fenerbahçe’yi takip eden spor basını çalışanlarıyla bir restorantta toplantı yaptı. Sohbet havasında geçen toplantıda Aykut Kocaman, UEFA Avrupa Ligi çeyrek finalinde Laizo ile yapacakları ilk maçta ilk düşüncesinin gol yememek üzerine mi olacağı yönünde bir soruya, “Akhisar Belediyespor maçı daha önemli. İlk oynayacağın maç daha önemlidir. Kanunumuz bu. Lazio maçında da en önemli isteğim gol yememek. Bu turda iki maçı nefes nefese oynarız diye düşünüyorum. Nereye doğru kırılcağını bilmiyorum.” cevabını verdi. “ERTELEME TALEBİ İSTEMEMEK BİR TAVIRDI, ANLAYANLAR İÇİN” Bu yıl uygulanmaya başlanan cezaların ertelenmesi uygulamasıyla ilgili ve ligin ilk yarısında oynanan Eskişehirspor maçından sonra yaptığı açıklamalardan dolayı aldığı cezanın erteleme talebinde neden bulunmadığı yönündeki bir soruya da Kocaman, şöyle cevap verdi: “Ben zaten erteleme talebi istemedim. Benim cezam paraya çevrildi. Bizim buna uygun tek durumumuz Caner'de oldu. Caner için de istemedik. Ben istemedim; çünkü istememek daha doğruydu. İstememek bir tavırdı orada, anlayanlar için.” Yine Eskişehirspor maçında gördüğü kırmızı kartla 2 maç ceza alan Caner’le ilgili pozisyonda bu tip durumlardan yararlanmak için oyuncunun pişmanlığını dile getirmesi bu da Caner’in suçu kabul etmesi anlamına geldiğini anlatan Kocaman, “Oyuncuyu fırsatcılık yaparak yalan söylemeye mi teşvik etseydik. Gerçek tam tersiydi. Neyse o olsun dedik.” ifadelerini kullandı. Kocaman, ceza erteleme uygulamasının devam edebilir bir uygulama olarak görünmediğini ve yakın zamanda da kalkabileceğini kaydetti. Eskişehirsporlu Veysel Sarı’nın Caner’in kırmızı kart görmesine sebep olan ifadeyi kendisinin kullandığını söylemesini de Kocaman, ilahi yardım olarak değerlendirdi. Andorra ve Macaristan maçları için verilen milli ara öncesinde Medical Park Antalyaspor maçını bir gün daha geç oynama yönünde taleplerinin olduğunu ve kabul görmediğinin hatırlatılması üzerine Kocaman, yabancı ve yerli oyuncularla yaptıkları görüşmelerde olumlu cevap aldıklarını ardından da federasyonla ve milli takım teknik direktörleriyle konuştuklarını dile getirdi. Kocaman, futbolcuların bir gün daha fazla dinlenmesinin sakatlık riskini azaltabileceğini belirterek, “A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Abdullah Avcı’ya pazartesi oynayıp oynayamayacağımı sordum. Avcı, ‘pazartesi programımız var, antrenmanlarımız var, programı bozamam’ dedi. Olay tamamen bu şekilde gelişti.” ifadelerini kullandı. Her anın kendi içinde değerli olduğunun altını çizen Kocaman, “Milli oyuncuları salı günü ya da maçın ardından özel uçakla ülke takımlarına gönderecektik.” dedi. SALİH UÇAN’IN SAKATLIĞI Genç futbolcu Salih Uçan’ın U20 Milli Takımı’ndan sakat dönmesi ve sakatlığı konusunda bilgi verilmemesine de değinen Kocaman, “Derdimiz insanları yaralamak zor duruma düşürmek değil, olayları daha akılcı ve birbirimize yardım ederek çözmek. Geçen senelerde de Gökhan Gönül’le ilgili buna benzer bir olay olmuştu. Sağlam diye gelmiş, kaburgasında kırık çıkmıştı. Aynı şekilde Salih'te de aynı durumla karşılaştık. Bu hafta kullanamayacağız, Lazio maçı için de yüzde 5-10 ihtimal var. En formda zamanı ve oyuncumuz yok, sıkıntımız da var o bölgede.” diye konuştu. Kocaman, her futbolcunun sakatlanabileceğini bunun normal olduğunu da anlatarak, “Futbolcular sakatlanır; ama bilgi verilmeli. MR çekilir, futbolcunun şu sorunu var denir." diyen Kocaman, şöyle konuştu: “U20 Milli Takımı’nın Portekiz’le yaptığı maçı izlemeye gittiğimde Salih’i kadroda görmeyince sakatlığı olduğunu öğrendim. Sorduğumda da ciddi bir şeyi olmadığını söylediler. Bizim antrenmanımıza geldiğinde de baktık ki büyük bir kanama var. Teknolojinin geri olduğu dönemler olsa anlaşılabilir. Şimdi her şey gelişti, bunlar gayet tabii ki kolay yapılabilir. Oradan gelen itirazı anlayamıyorum ben. Herkes kendisinin haklı olduğunu düşünüyor." Canlarının yandığını; ama artık geçtiğini dile getiren Kocaman, “Hayatın makarası geriye doğru dönmüyor. Geçen sene de oldu bu sene de oldu. Çözüm bulalım. Bunu bulamadığımız için ilerleyemiyoruz. Sıkıntılar, hatalar, sorunlar var. Bunlardan ders alalım bu tip sorunları geleceğe doğru eleyelim diye söylüyorum. Salih gencecik çocuk, tam zıplama zamanı kullanamıyoruz.” ifadelerini kullandı. Milli takım doktorunun, Kocaman’ın Salih konusundaki sitemine yönelik ‘gündem değiştirmek’ ifadesini kullandığı hatırlatılması üzerine Kocaman, “Anlayamadım neyin gündemini değiştirmek. Çok saçmalık.” şeklinde konuştu. ALPER POTUK KONUSUNDA BİLGİM YOK Fenerbahçe yönetiminin Eskişhirsporlu futbolcu Alper Potuk konusunda anlaşma sağladığı yönündeki bir soruya Kocaman, “Yönetim anlaştıysa bilemem gerçekten benim bilgim yok. Alper, kendini belli ediyor. Milli takıma kadar geldiğine göre bir şey söylemeye gerek yok." cevabını verdi. “TARİHİ BİR DÖNEMEÇTEYİZ” Transfer sorularına karşın Kocaman, “Benim kişisel politikam da bu olacak. 16 tane final maçı görünüyor. Bu 16 final maçını yakalayabilmek transferleri konuşmaktan çok daha önemli. Tranferle ilgili olarak tabii ki çalışıyoruz. Şu an için benim kafamda 8 oyuncu var. Herhangi bir oyuncuyla ilgili düşünmenin bir anlamı yok. Tarihi bir dönemeçteyiz. 3 kupanın 3'üne de ulaşma şansına sahibiz. Bir tanesinde 1 puanlık bir averaj hesabımız var.” diye konuştu. “VOLKAN’A GÜVENİYORUM” Kaleci Volkan Demirel’in son haftalardaki formuyla ilgili olarak da Kocaman, milli kaleciye çok güvendiğini söyledi. Kocaman, şöyle konuştu: “İki - üç haftalık periyotta düşüşle ilgili yorum yapılabilir; ama onun dışında son derece iyi gidiyor. Sahadaki beden diline bakıyorum, özgüveni yakalamış durumda. Yediği gol önemli değil. Şu anda gayet iyi; Volkan'a çok güveniyorum. Hem kaleciliğine hem de ruh gücüne çok güveniyorum.” “TARİHİ BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ; HAKİKATEN BIÇAK SIRTI” Kocaman, ‘Sezon sonunda hesaplaşma sorunu Kocaman, sanki ayrılacakmış gibi algılanıyor. Bu konuda neler söylersiniz? 3 yıl kalmayı düşünüyor musunuz? şeklindeki bir soruya da şu cevabı verdi: “Bence buralara girmeyelim. Bunları konuşmanın mantığı yok. Hedef 16 final maçı. Tarihi bir dönemden geçiyoruz. 3 kupanın 3'ünü de alabiliriz. Üçünü de alamayabiliriz. Hakikaten bıçak sırtı. Ne benim hesaplaşmam, ne oyuncu transferi hiçbirisi umurumda bile değil. Neler yapıldı nelerle karşılaştık bunlar karşısında bir takım reaksiyonlar verdik. Bugün de bunları aştık.” “EMRE BELÖZOĞLU BIRAKTIĞI YERDEN DAHA İYİ YERDE GÖRÜNÜYOR” Emre Belözoğlu’nun takıma tekrar katılmasıyla ilgili olarak da Kocaman, “Ben dönüşünü isterken diğer taraftan da bir süreç yaşadık. İhtiyaçlarımızı belirlerken faydalı olacağını düşündüğüm için istedim. Benim istediğimin daha üstünde geldi. Futbola bakışı, kendisiyle hesaplaşması belki, yan yana koyduğunuzda bıraktığı yerden önde ve iyi görünüyor. Umarım bunu devam ettirsin. Onların doğru davranışları arkadan gelen bütün oyuncuları çekiyor. Lokomotif oyuncular bunlar.” diye konuştu. KULÜPLERİN FUTBOLDA BÜYÜME SORUNU Kocaman, bir soru üzerine Türk futbolunun gelişmesinin altyapılara eğilmekten geçtiğini; ancak bunun da 20 – 30 yıl daha değişmeyeceğini söyledi. Türk futbolunun gıdım gıdım büyüdüğünü de dile getiren Kocaman, sözlerini şöyle tamamladı: “Sadece Fenerbahçe değil; Türkiye’deki ve dünyadaki diğer kulüpler de büyümek istiyor. Ancak alt yapı olmadan olmaz. Alttan gelen oyuncu olmadan olmaz. Önce buna iman edeceksin. Real Madrid de Barcelona da dahil olmak üzere, o geleneği kültürü taşımıyan oyuncular olmadığı sürece sürekli oyuncu pombalamakla olmaz; olmadı, olmayacak da. Kendi eğittiğin kültürünü ruhunu enjekte ettiğin oyuncular gelmediği sürece olmaz."