İslami direniş hareketi Hamas

Kökleri geçtiğimiz yüzyılın başlarına kadar giden hareket, İsrail'i 'var oluşsal bir tehdit' olarak görüyor.

09.07.2014 Çarşamba 11:55

Şeyh Ahmed Yasin ‘Hamas’ kısa adıyla bilinen İslami Direniş Hareketi’ni Müslüman Kardeşler Cemaati’nin Filistin sahasında faaliyet gösteren Dr. Abdülaziz Er Rantisi, Dr. Mahmud Ez Zehhar ve diğer üyeleriyle birlikte kurdu. 2004 yılında Şeyh Ahmed Yasin'in İsrail'in düzenlediği bir füze saldırısında ölmesinin ardından hareketin başına, sürgünde yaşayan Halid Meşal geldi. Hamas hareketinin kuruluşu ilk olarak 1987 yılında ilan edildi, ancak Filistin’de başka isimler altındaki varlığı 1948 öncesi döneme kadar uzanıyor. Hareket kendisini Mısır’da 1928 yılında kurulan Müslüman Kardeşler Cemaati’nin uzantısı olarak görüyor. 1987’de kuruluşunu ilan etmeden önce ‘İsra toprağındaki murabıtlar (sakinler)’ ve ‘İslami Mücadele Hareketi’ adı altında faaliyet gösteriyordu. Mısır'da 2011 yılında gerçekleşen devrimin ardından Müslüman Kardeşler'in siyasi kolu Hürriyet ve Adalet Partisi iktidara gelince, Hamas'a bölgede bir ortak gelmiş oldu. Hamas'ın etkili olduğu ve İsrail ablukası altındaki Gazze şeridinin tek çıkış kapısı olan Mısır ile sınır kapısı Refah açıldı. Ancak Temmuz 2013'teki darbeyle Mursi devrilince, kapı 'ihtiyaç oldukça' açılmak üzere yeniden kapandı. Fikri ve siyasi eğilimler Hamas, Filistin’de Yahudilerin hakkı olduğuna inanmıyor ve Filistin’den kovmaya çalışıyor. 1967 sınırları çerçevesindeki bir ateşkes yolunda bu hakkı kabul etmekte isteksiz değil, ancak dışarıdan gelen Yahudilerin Tarihi Filistin’deki haklarını tanımıyor. İsrail işgaliyle çekişmesini ‘sınır çekişmesi değil, var oluş çekişmesi’ olarak görüyor. İsrail’e, Filistinlileri kendi diyarlarından tehcir etmeyi ve Arap dünyasının birliğini parçalamayı hedefleyen ‘Batılı Siyonist emperyalizm’ projesinin bir parçası olarak bakıyor. Farklı türleri ve şekilleriyle cihadın Filistin toprağının kurtuluşunun yolu olduğunu düşünüyor, İsraillilerle barış müzakerelerini zaman kaybı ve haklardan ödün verme aracı olarak görüyor. Hareket, 1991 Madrid Konferansı sonrası Arapların izlediği barış sürecinin yanlış olduğunu düşünüyor ve 1993 yılında Filistin Kurtuluş Örgütü ile İsrail arasındaki Oslo Anlaşması ve öncesindeki karşılıklı tanımaları, FKÖ’nün sözleşmesinin değiştirilmesini, İsrail devletinin ortadan kaldırılması çağrısı yapan cümle ve ifadelerin çıkarılmasını İsrail’e ödün vermek ve Filistin topraklarındaki varlığını tanımak olarak görüyor. Hamas, dini, siyasi ve sosyal bilinçlenme içinde aktif çalışıyor, siyasi liderleri Filistin ile dışarısı arasında dağılıyor. Filistin içindeki birçok ve çeşitli kurumların yanısıra, dışarıda önemli sayıda kurumdan destek alıyor. Hamas’ın düşüncesinde askeri çalışma Hamas hareketinin askeri çalışması kendi ifadesiyle ‘kapsamlı bir Arap ve İslam özgürlük projesinin yokluğunda Siyonist proje ile mücadele etme amaçlı’ stratejik bir eğilimi temsil ediyor. Hareket askeri çalışmanın, amaçlar gerçekleşene kadar çekişmenin korunun yanmasının ve ‘Arap ve İslam dünyasında yayılmacı Siyonist’ genişlemenin engellenmesinin aracı olduğuna inanıyor. Yahudilerle inanç farklılığı yüzünden değil, Filistin’i işgal ettikleri için anlaşamadığını ifade ediyor. Hamas, askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları kanalıyla birçok askeri eylem yaptı ve fedai (şehadet/intihar) eylemleri Filistin içine yansıyan uluslararası tartışmaları körükledi. Eylül 2000’de başlayan ve Aksa İntifadası adıyla da bilinen Birinci İntifada'da temel rol oynadı. Hamas, 1987’de çıkan Birinci İntifada'nın da baş aktörüydü. Özerk yönetime ilişkin tutumu İslami Direniş Hareketi Hamas, İsrail’in ‘özerk yönetime’ onay vermesinin, Filistin’e getirmesinin, 140 binden fazla polis ve güvenlik gücüyle desteklenmesinin Filistin yönetimine, başta direnişin vurulması ve özerk yönetim örtüsü arkasına gizlenmesi olmak üzere bir dizi yükümlülük dayatma amaçlı olduğunu düşünüyor. Filistin yönetimi ile Hamas arasındaki ilişkilerin nüksetmesine ve Filistin yönetiminin kimi zaman Hamas ve diğer gruplardan üyeleri tutuklamasına rağmen aralarındaki diyalog nadiren kesildi. ABD'nin terör listesinde ABD, Filistin içinde İsrail işgaline yönelik yaptığı ulusal direnişi terör eylemi olarak görerek Hamas’ı terör listesine koydu. Bu listeyle birlikte ABD, peşi sıra gelen İsrail hükümetlerine, kendi özel araçlarıyla Hamas’tan kurtulmasına yeşil ışık yaktı. Hareketin liderlerine ve kadrosuna yönelik suikastlar ve doğrudan fiziksel tasfiye bu özel araçlardan. Hükümetin kurulması Hamas 2006’daki Filistin parlamento seçimlerini büyük çoğunlukla kazandı, bu başarıyla Fetih hareketini uzun yıllar tek başına Filistin sahnesinde yer almaktan uzaklaştırdı ve İsmail Haniye başkanlığında bir hükümet kurdu. Hareket, başarısız kalması yönündeki iç ve dış baskılarla mücadele etti. Kendisi ile Fetih hareketi arasında Gazze Şeridi’nin kontrolü altına girmesiyle son bulan kanlı çekişmeler patlak verdi. Bu durum, Filistin Başkanı Mahmud Abbas’ı, Mekke Anlaşması sonrası kurulan ulusal birlik hükümetinin feshedildiğini ve Selam Feyyad’ın olağanüstü hükümetini kurmakla görevlendirildiğini açıklamaya sevk etti. Abbas ve Meşal arasındaki uzlaşma görüşmeleri de sürüyor. 2006 sonrası Hamas'ın Gazze'de etkil olmasını istemeyen sadece Fetih değildi. İsrail de, Hamas'ın askeri eylemlerini gerekçe göstererek Gazze'yi abluka altına altı. 2007 yılından beri Hamas'ın askeri eylemlerine, günler süren hava bombardımanlarıyla cevap veriyor. (Al Jazeera)