19.11.2013 Salı 08:09
ABD’nin başkenti Washington’a mayıs ayından beri ilk ziyaretini gerçekleştiren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu dünkü temaslarında Türk-Amerikan ilişkilerinin güçlü bir şekilde devam edeceği mesajı verdi. Suriye’ye müdahale ve Ankara’nın Çin’den füze savunma sistemi alma girişimi konusunda yaşanan anlaşmazlıklar ise en azından kameraların önünde gündeme hiç gelmedi. Bunun yerine hem Ahmet Davutoğlu hem de Amerikalı muhatapları her fırsatta ilişkilerin ne kadar önemli olduğun altını çizdi. Davutoğlu “ABD ile işbirliği ebediyen sürecek” ifadesinde bulundu. 'PERVER'DEN ÖZÜR DİLEDİM' Davutoğlu’nun temaslarında barış süreci de gündeme geldi. Brookings Enstitüsü’nde bir soruya yanıt veren Davutoğlu, geçtiğimiz cumartesi Diyarbakır’da düzenlenen etkinliği hatırlatarak “Yolda, otobüste, Şivan (Perwer) ile yan yana oturuyordum. Onu ülkesinden uzak tutan tüm o yanlış politikalar nedeniyle kendisinden özür diledim. Kendisine söyledim; ‘Ne zaman istersen vatandaşlığını alabilirsin’ dedim” ifadelerini kullandı. Kürtlerin müzakere masasında üçüncü bir tarafın gözlemci olarka rol almasını istediği hatırlatıldığında hükümetin kendi vatandaşlarıyla doğrudan görüşmesinin daha doğru olduğunu söyleyerek “Kendi sorunlarımızı kendimiz çözmeliyiz” dedi. ABD Dışişleri Bakanı Kerry de basın toplantısında “Türkiye’deki tarihi barış sürecinden heyecan duyuyoruz” dedi. Kerry, Türkiye ile ilişkilerinin değerler üzerine kurulu olduğunu hatırlatarak “Hukukun üstünlüğü ve basın, ifade, gösteri özgürlüklerini güçlendirmek bir ülkeyi topyekün güçlendirir” dedi. PATRIOTLAR BİR YIL DAHA KALIYOR: Sabah erken saatlerde Savunma Bakanı Chuk Hagel ile bir araya gelen Davutoğlu’nun bu toplantısı beklenenden uzun sürdü. Hagel toplantıda Davutoğlu’na Türkiye’nin talebine yanıt olarak ABD’nin bir yıl daha NATO komutası altında iki Patriot bataryası desteği sağlamaya devam etme kararını iletti. HAGEL TOPLANTISI UZADI: Davutoğlu’nun ikinci durağı Washington’un en prestijli düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü idi. Hagel ile toplantısı yarım saat uzayan Davutoğlu yerel saatle 09.30’da başlaması planlanan toplantıya 10.10’da geldi. BM ÖZÜR DİLEYECEK: Davutoğlu’nun Brookings’de yaptığı konuşmada ana başlık Suriye oldu. Uluslararası camianın Suriye’deki insani kriz karşısında gerekli tepkiyi gösteremediğini savunan Davutoğlu, “Eminim on yıllar sonra Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Humus’a veya Şam’a gidip kimyasal silah saldırılarını veya katliamlarını önleyemedikleri için özür dileyecektir” dedi. KİMSE SINIRLAYAMAZ: Amaçlarının Türkiye’yi gerçek bir küresel oyuncu haline getirmek olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Ne zaman bize ihtiyaç duyulursa her yerde aktif olacağız. Biz sabah Suriye ile güne başlarız, öğlen aklımız Balkanlar’dadır, öğleden sonra Afrika’da, akşam da BM veya Latin Amerika’dadır. Kimse vizyonumuzu sınırlayamaz” dedi. DEMOKRASİYİ DESTEKLİYORUZ: Türkiye’nin bölgede daima demokrasiyi ve demokratik değişimi desteklediğini söyleyen Davutoğlu, bu prensibin Türkiye içindeki etkisinin sorulması üzerine Türkiye’de özgür ve adil seçimler yapıldığını, gösteri ve basın özgürlüğü olduğunu ifade eden Davutoğlu, Gezi Parkı protestolarından bahsederken de bunların ve akabinde yaşananların ancak Avrupa’daki örnekleriyle karşılaştırılabileceğini, polisin de Almanya ya da Yunanistan’dakine benzer şekilde davrandığını savundu. DIŞ POLİTİKANIN OMURGASI: Ahmet Davutoğlu’nun konuşmada üzerinde özellikle durduğu nokta ise Türk-Amerikan ilişkilerinin gücü oldu. Bu ilişkinin Türk dış politikasının omurgası olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Türk-Amerikan ilişkilerinin önümüzdeki yıllarda da bölgesel meselelerin çözümüne yardımcı olmada ana ittifaklardan biri olduğu noktasında Ankara’da da Washington’da da hiç kimsenin şüphesi yok” ifadesini kullandı. VAKİT ASLA YETMİYOR: Davutoğlu’nun bir sonraki adresi Dışişleri Bakanlığı oldu. Dışişleri Bakanı John Kerry ile hem baş başa hem de heyetlerle görüşen Davutoğlu, ortak basın toplantısından sonra muhatabıyla öğlen yemeği yedi. Kerry toplantıyı Türk-Amerikan ilişkilerinin hayati olduğunu, bu görüşmelerde tüm konuları konuşmak için asla yeteri kadar vakit bulamadıklarını söyleyerek açtı. TÜRKİYE’YE ÖVGÜ: Kerry, konuşmasında Türkiye’yi birkaç önemli noktada övdü. Türkiye’nin Suriye’den kaçan mültecilere gösterdiği ev sahipliğini ve aşı programını tebrik eden Kerry, Irak’la geçen hafta düzenlenen üst düzey toplantıyı da övdü. Kerry, Türkiye’nin İran’a yaptırımların uygulanmasında anahtar rol oynadığını söyledi. KİMSE SORGULAMASIN: Kerry bir soru üzerine “İlişkimizdeki tüm veriler aramızdaki güveni gösteriyor. Bu ilişki güçlü ve kimse araya girmeye çalışarak devamlılığı ile ilgili sorular ortaya atmamalı. Bazen anlaşmazlık yaşayabiliriz, bu doğaldır, arkadaşlar arasında olabilir. Önemli olan bunları saygılı bir şekilde aşabilmektir” dedi. SURİYE İÇİN HER ŞEYİ YAPACAĞIZ: Davutoğlu, basın toplantısında Suriye’de kan akmasını durdurmak için ellerinden geleni yapma konusunda anlaştıklarını söyledi. Davutoğlu, İran ile nükleer müzakereler ve Ortadoğu barışı konusunda her türlü desteği vermeye hazır oldukları mesajı verdi. FÜZE RAHATSIZLIĞI YOK: Davutoğlu’nun temaslarında Türkiye’nin Çin’den almaya planladığı füze savunma sisteminin önemli yer tutması bekleniyordu. Davutoğlu basın mensuplarına yaptığı açıklamada yemekte bu konunun konuşulduğunu ancak ABD’nin herhangi bir rahatsızlık iletmediğini ifade etti. Davutoğlu “Nihai kararın verilmediğini bir kez daha vurguladım. Dileriz ki yeni tekliflerle gelirler ve tekrar onlar yeniden ele alınır” dedi. Davutoğlu’nun temaslarında Kıbrıs ve Dağlık Karabağ sorunları da ele alındı, çözüm konusunda olumlu mesajlar verildi.