26.09.2017 Salı 13:47
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "2017-2018 Akademik Yılı Açılış Töreni"nde yaptığı konuşmada, geçen yıl başlattılan bu etkinliğin artık her yıl devam edeceğine olan inancını dile getirerek, yeni akademik yılın tüm akademisyenlere ve öğrencilere hayırlı olmasını diledi. Bir önceki akademik yıl açılışında üstünde durduğu bir başka konunun da Yükseköğretim Kalite Kurulu oluşturulmasına yönelik ihtiyaç olduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün tüm bu konularda önemli bir mesafe katedildiğini memnuniyetle görüyorum. Misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma projesi kapsamında araştırma üniversitelerinin belirlenmesiyle ilgili çalışma tamamlanmış durumda. Şimdi sizlere araştırma üniversitesi olarak tespit edilen 10 üniversitemizi alfabetik sıraya göre açıklamak istiyorum, Ankara Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi. Bu alanda yedek olarak belirlenen üniversiteler de şunlardır: Çukurova Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi. Asıl ve yedek olarak isimlerini saydığım bu araştırma üniversitelerimize yükseköğretim alanındaki hedeflerimize ulaşma konusunda çok büyük görevler düştüğünü bir kez daha hatırlatmak istiyorum." "Üniversitelerden tek bir talebimiz var" Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Yükseköğretim programları ve kontenjanlarıyla meslek yüksekokullarının planlamasının artık YÖK'ün koordinasyonunda belirlenecek olmasının, bu hususlarda yaşanan sıkıntıların önüne geçeceğine inanıyorum. Her dönemde sözü edilmesine rağmen bir türlü arzu ettiğimiz seviyeye ulaşmayan üniversite- özel sektör iş birliği için de önemli adımlar atılıyor. Fen ve mühendislik alanlarındaki iş yeri eğitimlerinin teşviki için meslek yüksekokullarının organize sanayi bölgelerinde de kurulabilmesinin önü açıldı. Aslında bunlar 15-20 yıl önce bizim gündeme taşıdığımız konulardı fakat bu kadar gecikmeyle maalesef açıldı. Teknoloji transfer ofislerinden ücretli araştırma izinlerine ve doktora sonrası araştırmacı istihdamına kadar gelişmiş ülkelerdeki pek çok düzenleme ülkemize de böylece kazandırılmış oldu. Bu çalışmaları gerçekleştiren Yükseköğretim Kurumumuz ile sürece katkı veren ilgili tüm bakanlıklarımıza teşekkür ediyorum. Üniversitelerimizin diğer sorunlarının çözümü için de gereken adımları atmaya hazırız. Bunun karşılığında üniversitelerimizden tek bir talebimiz var, o da bilim üretmeye hız vermeleri ve ülkemizin kalkınmasına daha fazla katkı sağlamalarıdır. YÖK'ün üniversitelerimizin bilimsel performanslarını objektif olarak ortaya koymak suretiyle bu konuda hükümeti ve kamuoyunu bilgilendirmesi, çalışmaların daha sağlıklı yürütülmesini sağlayacaktır." "Ne yapıp edip, eğitim öğretim meselesini çözmek mecburiyetindeyiz" Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğitim öğretimde istediğimiz neticeyi alamadıkça, tabii olarak yeni arayışlar içerisine giriyoruz. Sınav sistemlerini defalarca değiştirdiğimiz halde hala öğretmenlerimizi de öğrencilerimizi de velilerimizi de memnun edecek bir sonuca ulaşamadık. Biz bütün bu olaylara iki kere iki dört demek suretiyle bir matematik olarak bakamayız, sosyolojik bir olaydır. Yaptığımız son düzenlemeye rağmen müfredat ve ders kitapları hususunda da istediğimiz neticeyi elde edemediğimiz anlaşılıyor. Ne yapıp edip, eğitim öğretim meselesini çözmek mecburiyetindeyiz." diye konuştu. "Öğretmen kalitemizin yükseltilmesine yönelik çalışmalara ihtiyacımız olduğu açık" Erdoğan, şöyle devam etti: "Özellikle öğretmen kalitemizin yükseltilmesine yönelik çalışmalara da ihtiyacımız olduğu açıktır. Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği içinde bu hususun masaya yatırılması ve etkin bir eylem planı ortaya konması şarttır. Eğitim-öğretim meselesi öyle önemlidir ki Türkiye'yi dershaneler ve kolejlerde yetiştirdikleri kişiler üzerinden teslim almaya teşebbüs eden örgütlerin saldırılarına dahi bu ülkede maruz kaldık. 15 Temmuz, daha öncesinde 17-25 Aralık işte böyle bir organizasyonunun ürünüdür. Türkiye'nin en parlak beyinlerini eğitim ve öğretimin cazibesini kullanarak devşirip, zihinlerini kendi ülkesine ve milletine karşı kullanacak derecede iğdiş eden bir örgüte karşı en büyük mücadeleyi vereceğimiz yer yine aynı alandır." "Almanya'da yaptığınız seçimde bizi niye kullanmaya çalışıyorsunuz?" Recep Tayyip Erdoğan, "Almanya'da bir seçim oldu, bizde de bir referandum oldu. Bu referandum sürecinde Türkiye'ye nasıl saldırdıklarını gördünüz. Şimdi kendi seçimlerinde bize saldırıyorlar. Ya seçimin bizimle ne alakası var? Almanya'da seçim yapıyorsunuz, Almanya'da yaptığınız seçimde bizi niye kullanmaya çalışıyorsunuz? Ne oldu? Şimdi hükümet kuramayacaklar, bak göreceksiniz, bu da birkaç aylarını alır. En az birkaç aylarını alır." dedi. "Elinde sadece çekici olan, her şeyi çivi gibi görür" Cumhurbaşkanı Erdoğan "Zihinlerini ya bir terör örgütünün ya da başka bir gücün emrine vermiş olanlarla, ne eğitimi ne adaleti ne de başka bir meseleyi konuşma, müzakere etme imkanı bulamazsınız. Elinde sadece çekici olan, her şeyi çivi gibi görür. Bunların da ellerinde sadece ihanet çekici olduğu için sürekli Türkiye'ye ve Türk milletine zarar vermek için uğraşıyorlar. Meydanı bunları bırakmadık, bırakmayacağız." diye konuştu. IKBY'deki tartışmalı referandum Erdoğan, IKBY'deki tartışmalı referanduma ilişkin şunları kaydetti: "Kuzey Irak bölgesel yönetimi, tüm ikazlarımıza, tüm karşı çıkmalarımıza rağmen ilk olarak 7 Haziran'da duyurduğu bağımsızlık referandumunu yapmakta ısrarcı davrandı. Esasen bu referandumun mevcut Irak anayasası bakımından hiçbir hükümü yok. İsrail dışında bu girişimi destekleyen hiçbir ülke ve uluslararası kuruluş da yok. Kuzey Irak'ın inanç ve köken bakımından çok renkli bir yapıya sahip ikliminde tek bir grubun böyle bir teşebbüse girişmesi, yeni çatışmaların ve acıların habercisi olmaktan başka anlam taşımıyor. Şimdi yaptın... Neymiş, yüzde 90-92 ile onaylanmış. Bunun bir kıymetiharbiyesi var mı? Senin bağımsızlığını kim kabul edecek? İsrail. Dünya İsrail'den ibaret değil ki. Kosova'yı 114 ülke kabul etti ama hala Kosova dünyada maalesef devlet olamadı, hala sıkıntı içinde. Kuzey Irak, sen bir İsrail'le neyi elde edeceksin? Bunlar siyaseti de bilmiyorlar. Devlet nasıl olunur, bundan da bihaberler. Ama sadece 'Biz yaptık oldu' demekle olacağını zannediyorlar. Olmayacak, olamaz zaten. Şimdi biz yaptırımlarımızı uygulamaya başladığımız andan itibaren zaten ortada kalacaksın. Bir vanayı kapadığımız anda iş bitti. Bütün geliri meliri hepsi ortadan kalkıyor. Tırlar Kuzey Irak'a çalışmadığı anda bunlar yiyecek, giyecek bulamayacaklar. Öyle bir duruma gelecekler. Niye? Mecburuz, yaptırım. O zaman bunlara İsrail, nereden, neyi, nasıl gönderecek? Buyursun göndersin." "Bu karar açıkçası ülkemize ihanettir" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu: "Referandumu Kuzey Irak yönetimi gerçekleştiriyor, tek desteği İsrail veriyor, daha sandıklar açılmadan kutlamayı PKK'lılar yapıyorsa orada masumiyet de meşruiyet de yoktur, bu böyle bilinsin. Nasıl ve hangi şartlarda fiiliyata geçirildiği meçhul olan bu referandumla ilgili açıklanan katılım oranı da çıkan sonuçlar da şaibelidir. Çünkü yapılan iş şaibeli. Özellikle Türkmen ve Arap nüfusun çoğunlukta olduğu yerlerde nüfus kayıtlarının imhasından zorla göçe kadar her türlü hukuksuzluğun yaşandığı bir sürecin ardından yapılan bu referandumu meşru kabul etmek mümkün değildir. Açıkçası biz son ana kadar Barzani'nin böyle yanlışa düşeceğine ihtimal vermiyorduk, demek yanılmışız. İlişkilerimizin tarihteki en iyi seviyesinde olduğu bir dönemde, önceden hiçbir danışma ve görüşme yapılmadan alınan bu karar, açıkçası ülkemize ihanettir." "İsrail bayraklarının orada dalgalanması sizi kurtarmaz" Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bölgemizde ayrılıkları teşvik edenler, eğer bölünme, parçalanma, küçülme iyi bir şeyse önce bunu kendi topraklarında tatbik ederek, dünyaya emsal teşkil etmelidir. Ama böyle bir niyeti ve çabayı asla göremezsiniz. Buradan Irak'taki ve Suriye'deki tüm aklıselim sahibi kardeşlerimize sesleniyoruz; gelin bu oyuna düşmeyin. Gelin kendinizi kullandırtmayın. Bugün sizi kışkırtanlar yarın çekip gidecekler unutmayın ama bizler inşallah binlerce yıl birlikte yaşamaya devam edeceğiz. Bugünün hırsı için yarınlarınızı heba etmeyin. İsrail bayraklarının orada dalgalanması sizi kurtarmaz, bunu bilesiniz." diye konuştu. Erdoğan "Ülkemizi Suriye'de oyaladıklarını, dolayısıyla Irak'la ilgilenemeyeceğini sananlar, bizim en zor zamanımızda dahi gerektiğinde yedi düvelle mücadele edebilecek gücümüzün olduğunu unutmasınlar. Ekonomik yaptırımlardan askeri seçeneklere kadar tüm ihtimaller şu anda masadadır. Hava sahaları, kara hepsi masadadır. Bütün bu opsiyonlar şu anda masada görüşülmektedir. Umut ediyorum ki bunların hiçbirine gerek kalmadan Kuzey Irak yönetimi aklını başına alır ve bu sonu karanlık olandan, maceradan vazgeçer." dedi.