Başsavcısı Salihoğlu'ndan çarpıcı soru: Başbakan dinleniyorsa...

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Salihoğlu sordu: Başbakan dinleniyorsa, dinleme mi içeriği mi önemli olur?

27.06.2014 Cuma 18:18

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, "Başbakan'ın bile dinlenildiği bir ülkede kim kendisini güvende hissedebilir? Başbakan ve bakanlar dinleniyorsa, dinleme mi, yoksa dinlemenin içeriği mi önemli olur?" dedi. Salihoğlu, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayında görev yapan basın mensuplarıyla sohbet toplantısı yaptı. Toplantıda, İstanbul Adliyesinin iş yoğunluğu olduğunu, 21 Ocak'ta göreve geldiğinden beri hemen her gün ziyaretçi kabul ettiğini belirten Salihoğlu, neredeyse dünyanın her yerinden temsilcilerin adliyeye uğradığını, binanın fiziki yapısı ile düzenini beğendiklerini, bununla da gurur duyduklarını söyledi. Büyük bir adliyenin hem iyi hem de kötü özellikler barındırdığını ve 205 savcıyla çalışmanın sıkıntılarının yaşandığını kaydeden Salihoğlu, şu ana kadar savcılarla üç genel, iki kişisel görüşme yaptığını anlattı. Başsavcı Salihoğlu, sıkıntıların tespiti ve sorunlarının çözümü için savcılarla bir araya gelmeye devam edeceğini belirtti. Gazetecilerin bilgilendirilmeme sorunu Gazetecilerin bazı soruşturmalarla ilgili bilgilendirilmediklerini belirtmesi üzerine Salihoğlu, bununla ilgili çözüm bulmaya çalıştıklarını, bazı soruşturmaların özelliğinin, bilgi paylaşımını engellediğini ifade etti. Gazetecilerin, başsavcılık bünyesindeki Terör ve Örgütlü Suçlar biriminin bulunduğu 7. katta dolaşmasına izin verilmemesine ilişkin sorular üzerine Salihoğlu, söz konusu katta savcıların önemli soruşturmalarla ilgili yoğun şekilde çalıştığını ve adliyede görevli gazetecilerin o koridorda dolaşmasının işleri aksatabileceğini dile getirdi. Hadi Salihoğlu, şöyle devam etti: "Ne gibi bir zararı var? Günde 4 kere ziyaret bile çalışmayı sekteye uğratır. Olayı, 'bilgi verilmiyor' şeklinde yorumlamayın. Benim olduğum yerde, en önemli varlık olan insan onurunun önemsenmesini isterim. Bütün insanlar eşittir ve en korktuğum şey de insanlara lüzumsuz ve kırıcı hareket yapılmasıdır. Bazen hata yapıp sizi kırabilirler, bazıları biraz tepkili olabiliyor. Ama iyi niyetli olmaları gerekiyor." Adliyede bazı zaruretlerden dolayı tedbir aldıklarını ve 40-50 gazetecinin birden 7. katta bulunmasının normal olmadığını aktaran Salihoğlu, gazetecilere bilgi paylaşımıyla ilgili çözüm önerilerini sorarak, taleplerini yazılı bir şekilde kendisine iletmelerini istedi. "BAŞBAKAN'IN BİLE DİNLENİLDiĞİ BİR ÜLKE.." Türkiye'de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın telefon konuşmalarının bile dinlenildiğini anlatan Hadi Salihoğlu, gazetecilere, "Başbakan'ın bile dinlenildiği bir ülkede kim kendisini güvende hissedebilir? Başbakan ve bakanlar dinleniyorsa, dinleme mi, yoksa dinlemenin içeriği mi önemli olur?" diye sordu.  Bir gazetecinin, "HSYK seçimleriyle ilgili yapılan hazırlıklar ve Yargıda Birlik Platformu adıyla düzenlenen toplantıların finansmanına" ilişkin sorusu üzerine Salihoğlu, şunları söyledi: "Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) bizim seçeceğimiz üyeler önemli. Hakim ve savcı arkadaşlarımın şimdiden duyarlı bir şekilde fikirlerini beyan etmeleri ve ön çalışmalar yapmalarını doğal görüyoruz. Yargıda Birlik Platformu'nun Topkapı'da düzenlediği toplantıda ben de vardım. Bir konuşma yaptım. Platformu benimsediğimi söyledim. Bunu da fikir özgürlüğü olarak kabul edin. Savcıların, devletin imkanlarından yararlanma düşüncesi içinde olmadığını düşünüyorum. O toplantı yeriyle 10 lira karşılığında anlaşıldı ve çıkışta isteyen istediği miktarda ödeme yaptı. Kimsenin finansörlüğüne ihtiyacımız yok." "Zaman herkesi layık olduğu yere oturtur" HSYK seçimlerinde kendilerini iyi temsil edecek arkadaşlarını seçeceklerini ve bugüne kadar görev yapan HSYK üyelerini saygıyla selamladıklarını belirten Salihoğlu, zamanın herkesi layık olduğu yere oturtacağını, amaçlarının "nasıl bir HSYK oluşmalı" sorusuyla ilgili olduğunu dile getirdi. Başsavcı Hadi Salihoğlu, şöyle devam etti: "Kendini birtakım düşüncelerle özdeşleştiren arkadaşlar bir araya gelmiş. Böyle bir birliktelik amacıyla böyle bir platform oluşturuluyor. Bizi en iyi şekilde temsil edebilecek, Ankara'da 7 gün görev yapabilecek, temsil kabiliyeti olan arkadaşları seçmek ve kurula göndermek için çalışıyoruz. Bu yaştan sonra şahsım için hiçbir beklentim yok. Terzi Ali'nin oğlu olarak 35 senelik bir emekten sonra Türkiye'nin en onurlu görevlerinden biri olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olmuşum. Daha ne isterim ki? En korktuğum şey, insanların haksız yere zulme uğramasıdır." Bir gazetecinin, "17 Aralık soruşturmasının henüz tamamlanmamasına ilişkin sorusu üzerine Başsavcı Salihoğlu, "Hata yapmamaya çalışıyoruz. 1 ay gecikmiş olsun ama doğrusu olsun. Yaptığımız soruşturmalarda, bize arkamızdan 'yuh' dedirtecek haksız bir tasarrufta bulunmayacağız. Tek gayemiz, aziz Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletinin kanunlarının güvencesinde olan herkesin hakkını sonuna kadar korumaktır" diye konuştu. "Ateşin içinde oturuyorum" Salihoğlu, bulunduğu konumun sorumluluğunun bilincinde olduğunu belirterek, başsavcılık görevine başladıktan sonra bir milletvekilinin, oğlu hakkında 25 Aralık soruşturmasında şüphelilerinden birinin avukatı olduğu gerekçesiyle gensoru önergesi verdiğini anlattı. Başsavcı Salihoğlu, oğlunun ilgisinin bulunmadığını, ancak bu tür iddiaların getirdiği stresi üzerinde taşıdığını söyledi. Başsavcı Salihoğlu, "Diyelim ki iş adamı veya milletvekili olan dostunuz var. Benim siyasilerden dostlarım, arkadaşlarım var. Düşünüldüğünde, bu arkadaşlarımla oturma özgürlüğümüz yok mesela. O yüzden ben de 60 yaşımdan sonra hata yapmak istemem. Herkese eşit mesafedeyim. Siyasi iradeye ne yaranmak ne de siyasi iradeyi yıpratmak için iş yapacağız" dedi. Kılıçdaroğlu'nun savcılığa çağrılması CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun savcılığa çağrılmasıyla ilgili hata yapıldığını ve kendisinden özür dilediğini anlatan Salihoğlu, "Mühim olan, oturduğumuz yerde kendimizin değil, konumumuzun verdiği yetkileri kullanmamız" dedi. Bir gazetecinin, "yasadışı telefon dinlemelerle ilgili adliyeye bir oda dolusu belge geldiği" iddialarını sorduğu Salihoğlu, "Ergenekon davasıyla ilgili 2 kamyon dolusu tüm dosya ve belgeler bize taşındı" dedi.