12.07.2014 Cumartesi 13:05
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adaylığı nedeniyle görevinden istifa etmesi gerektiği yönündeki talepleri oybirliğiyle reddetti. Kurul, Cumhurbaşkanlığı adaylıklarının kesinleşmesinin ardından, Başbakan Erdoğan'ın görevine devam etmesine ilişkin 15 itirazı karara bağladı. İtirazlar, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adaylığının kesinleşmesiyle birlikte Başbakanlık görevinden istifa etmiş sayılması gerektiği talebini içeriyordu. İtirazlardan 3'ünde, Erdoğan'ın Başbakanlıkla birlikte AK Parti Genel Başkanlığından da ayrılmış sayılması, 1'inde ise Başbakan Erdoğan ile ilgili taleplerin yanında HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da genel başkanlıktan ayrılmış sayılması istendi. İtirazlara ilişkin her bir dosyayı ayrı ayrı görüşen Kurul, 15 itirazın tamamını oybirliğiyle reddetti. YSK: Başbakan'ı kamu görevlileri kapsamında değerlendirmek mümkün görülmemiştir Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven, yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı kesin aday listesinin dün Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığının kesinleşmesi nedeniyle, YSK'ya 6271 sayılı Kanun'un 11. maddesi gereğince görevinden ayrılmış sayılması gerektiğine ilişkin taleplerde bulunulduğunu anımsatan Güven, itirazların Kurul tarafından bugün değerlendirildiğini belirtti. Anayasanın 114. maddesinde sadece TBMM genel seçiminden önce Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanlarının çekileceğini hükme bağladığını, diğer seçimlerde bakanların istifalarının öngörülmediğini anlatan Güven, buna paralel olarak düzenlenen 298 sayılı Kanun'un 65. maddesinde, seçim propagandasının başlangıç tarihinden itibaren oy verme gününe kadar Başbakan ve bakanların yurt içindeki seçim propagandası gezilerini makam otomobilleri ve resmi hizmete tahsis edilen vasıtalarla yapamayacaklarının düzenlendiğini aktardı. 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'nun 11. maddesinde, Cumhurbaşkanı adaylarının görevden ayrılması ve göreve dönmesinin düzenlendiğini, istifa etmesi gerekenlerin sayıldığını vurgulayan Güven, şöyle devam etti: "Bu kapsamda yüksek yargı organları, silahlı kuvvetler mensupları gibi özellik arz edenler veya yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları gibi tereddüte neden olabilecek olanlar görev ünvanı olarak ismen sayıldığı halde, hem siyasal fonksiyonu bulunan hem de idarede en yetkili amir olarak yer alan, bu nedenle dikkate değer bir özellik taşıyan bakanlardan söz edilmemiştir. Bu nedenle, Başbakanın, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsünde olmamakla birlikte yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri kapsamında değerlendirmek ve kabul etmek mümkün görülmemiştir." Anayasa Mahkemesinin, ilgili hükmü içeren 6271 sayılı Kanun'un 11. maddesinin iptali istemiyle yapılan başvuruyu reddettiğini de anımsatan Güven, Yüksek Mahkeme'nin 1 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan karar gerekçesinde, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanların diğer kamu görevlileriyle aynı hukuksal durumda olduklarının söylenemeyeceğinden bu kişiler bakımından cumhurbaşkanlığına aday olmaları halinde görevden çekilme zorunluluğu getirilmemesinin eşitlik ilkesine aykırı olmadığının belirtildiğini aktardı. Sadi Güven, "Anayasanın 114, 298 sayılı Kanunun 65, 6271 sayılı Kanunun 11. maddeleriyle Anayasa Mahkemesinin oy birliğiyle verdiği karar birlikte değerlendirilerek, cumhurbaşkanı adaylığı kesinleşen Sayın Başbakan'ın istifasına gerek olmadığına oybirliğiyle karar verildi. Gerekçeli karar yazıldığında kamuoyuna duyurulacak" dedi.