09.12.2013 Pazartesi 22:07
Cezaevinden tahliye edilen CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Sincan'daki Adalet Bakanlığı Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden çıkışında kalabalık bir grup tarafından karşılandı. Balbay, burada bekleyenlere yaptığı konuşmasına "Hepinize merhaba" diyerek başladı. "Kendimi içeride kalan onlarca, yüzlerce, hak arayan, tutukluya karşı, sanki kapıyı onların üzerine kapatmış gibi sorumlu hissediyorum" ifadesini kullanan Balbay, bu sürecin taze bir başlangıç süreci olmasını yürekten dilediğini belirtti. Balbay, büyük bir olasılıkla yarın öğleden Meclis'te yemin edeceğini söyledi. Meclis'teki yemin töreni öncesi, ilk yeminini halka karşı yapmak istediğini vurgulayan Balbay, şöyle konuştu: "Ben, haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı, bundan sonraki yaşamımda sonuna kadar mücadele edeceğim. İçinden geçtiğimiz süreç bir sünger çekilip, 'Her şeyi unutalım' denecek bir süreç değil. Ama kin güdülecek bir süreç de değil. Bu süreci ben gerçekten, hem Meclis'te hem Türkiye'de herkese karşı, bütün yurtseverlere, bu ülkenin bütünlüğüne, Atatürk cumhuriyetinin değerlerine inanan, herkese karşı ilk sözüm şudur: Gelin tanış olalım. Ancak içinden geçtiğimiz süreçte, ben bu aşamadan sonra Türkiye'de gerçekten hukuku arayanların, gerçekten bu ülkeye barışın gelmesini isteyenlerin mücadelesine ortak olmak üzere kendimi daha büyük bir sorumluluk da hissediyorum." Anayasa Mahkemesinin çok önemli bir karar aldığını ifade eden Balbay, Yüksek Mahkemenin bu kararla Mustafa Balbay'ın "hak kaybına" uğradığını söylediğini dile getirdi. Bunun önemli bir adım olduğunu yineleyen Balbay, "Şu anda Mustafa Balbay'ın uğradığı hak kaybı kadar, şu anda Tuncay Özkan'ın insanlarla yüz yüze gelememe, Fatih Hilmioğlu'nun hastalarıyla yüz yüze gelememe, bütün gazetecilerin mesleklerini yapamama, avukatların cübbelerini giyememe hak gasbı vardır" dedi. Cezaevinde tutuklu 6 milletvekili daha bulunduğunu hatırlatan Balbay, ayrıca belediye başkanları, Gezi Parkı olayları nedeniyle tutuklanan öğrenciler olduğunu da anımsattı. Balbay, "Bütün bu hak gasplarının giderilmesi için bir başlangıç olmasını diliyorum. Yine halktan aldığı rütbeler bir yana Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin mesleğinde alması gereken rütbeler vardır. O hak kayıplarının da yerine getirilmesini diliyorum. Bunun böyle bir başlangıç olması umudundayım" diye konuştu. Her şeyi ailesiyle beraber yaşadığını ve ilk olarak onlara "teslim" olduğunu anlatan Balbay, daha sonra ise "büyük ailem" diye nitelendirdiği Türkiye'ye teslim olacağını kaydetti. -"İçeride en çok gelecek biriktirdim"- "İçeride yaşadığım 5 yıllık tutukluluk süresi içinde en çok ne biriktirdim derseniz, gelecek biriktirdim" değerlendirmesini yapan Balbay, "Bitiremediler, biz cezaevinde çürümeyeceğiz, çürüyeceğimize de zaten hiç inanmamıştık. Şu anda içeride hapis yatanlara karşı kapıyı ben kapatmış kadar sorumlu hissediyorum ve diyorum ki açın artık bu kapıları" ifadesine yer verdi. Türkiye'de ne yapılacaksa hukuk zemininde yapılması gerektiğini vurgulayan Balbay, "Türkiye'de belki can güvenliğinden de önce bir hukuk güvenliği sorunu vardır" görüşünü savundu. İnsanların bu duyguları yaşamaması gerektiğini vurgulayan Balbay, bir kişinin tutuklanmasının hem ailesiyle birlikte hapise atılması hem de mesleğini yapamaması, ülkesine hizmet edememesi anlamına geldiğini anlattı. Yarının 10 Aralık İnsan Hakları Günü olduğunu ifade eden Balbay, "Çok uzun zamandır Türkiye'de 10 Aralık İnsan Hakları Günü olarak kutlanıyordu ama neredeyse Türkiye'de her gün insan hakları günü haline geldi" ifadesini kullandı. En kötü meclisin bile kapalı bir meclisten daha iyi olduğunu vurgulayan Balbay, şöyle devam etti: "Tabii ki hakkımı, haddimi biliyorum, 'Çıktım her şeyi yapacağım, her şeyin üzerine gideceğim' o duygularda değilim. Ama bir yerinden, bir ucundan tutacağım halka verdiğim ilk yemin budur. Ben bu görevimi, bu isteğimi hapiste de bırakmadım şimdi çıkınca da bırakmayacağım. Bir girdim bin çıkıyorum. Bu halka, bu topluma hep inandım. Hapisteki en kara günlerde bile toplumdan umudu kesmedim. O yüzden bu aşamadan sonra da ben halka karışacağım, onların bir parçası olacağım. Ancak Türkiye'de hukuksuzlukların giderilmesi için ilk yapılması gereken kapıların açılmasıdır, bu sorumluluk hepimize düşüyor." Mahkeme karşısında 3 bin saat kaldığı bilgisini paylaşan Balbay, "Mustafa Balbay belki bu sürecin sembollerinden biri oldu. Ben bütün yüreğimle bu dönemin, önümüzdeki dönem için çok sağlıklı bir başlangıç olmasını diliyorum. Bu süreçte hukuku aramaya halkın da katılması en büyük dileğimdir. Mahkemeler halk adına karar veriyorsa halkın vicdanına, halkın özlemlerine karşılık vermek zorundadır" diye konuştu. -Beyaz güvercin biblosu hediye edildi- Balbay'ı cezaevinden çıkışında karşılamaya gelenlerin arasında eşi Gülşah Balbay'ın yanı sıra CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal ile çok sayıda partili ve vatandaş karşıladı. Balbay'ın tahliye kararı cezaevi kampüsünün önündekilerce davul zurna çalınarak halaylar çekilerek kutlandı. Balbay'ın cezaevi kampüsünden çıkışı sırasında izdiham yaşandı. Bir kişi tarafından beyaz güvercin biblosu hediye edilen Balbay, daha sonra parti otobüsüne binerek konvoy eşliğinde evine gitti.