06.11.2013 Çarşamba 08:30
Önceki gün Zaman gazetesinde Başbakan'ın Kızılcahamam toplantısına dair notlar yayınlanmıştı. Bu notlara göre Başbakan, vakıfların daha çok yurt yapmasını teşvik edeceklerini ifade ederek, yurt eksikliğinin yol açtığı sıkıntıları saydı ve "Denizli ilinde şahit olduk. Yurtların yetersizliği beraberinde çeşitli sıkıntılar doğuruyor. Üniversite öğrencisi genç kız, erkek öğrenci ile aynı evde kalıyor. Bunun denetimi yok. Muhafazakar Demokrat yapımıza bu ters. Vali Bey'e bunun talimatını verdik. Bunun bir şekilde denetimi yapılacak" açıklamasında bulunmuştu. ARINÇ HABERİ YALANLAMIŞTI Bu habere ilk yalanlama Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'tan gelmişti. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası konuşan Arınç, "Dışarıya bir şekilde yansıması gerçekçi değil. Ucundan kenarından hiç de gerçekçi olmayan bazı bilgiler edinilmiş olabilir. Bunlar bilgi değil duyum" demişti. Başbakan Erdoğan ise partisinin dünkü grup toplantısında o haberi doğrulayarak, "Biz devletin yurtlarında erkek ve kız öğrencilerin karışık kalmasına müdahale ettik. Bunu süratle gerçekleştirmeye başladık. Ancak bazı bölgelerde yurtlar konusunda yetersiz kaldık. Bu bölgelerde emniyete, istihbarata bir takım bilgiler geliyor ve Valiliklerimiz ve emniyet teşkilatımız bu ihbarların üzerine gidiyor." dedi. ARINÇ'TAN İLK AÇIKLAMA Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kız ve erkeklerin aynı evde kalmasına ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının ardından konuştu. "Sözlerimin arkasındayım" diyen Arınç, Başbakan'ın düşüncelerinin de doğru olduğunu ifade etti. Arınç, "Ben söyleyeceğimi söyledim o da söyleyeceğini söyledi. Onun bir siyaset yapma tarzı var; benim bir siyaset yapma tarzım var. Biz dün bir kafede oturup görüş alışverişi de yapmadık. 40 yıldır birbirimizi tanırız. Bugüne kadar bir görüş ayrılığımız da olmadı" dedi. "YASAL ENGEL OLMADIĞI KANAATİNDEYİM" Arınç açıklamalarına şöyle devam etti: "Başbakanımız bugün özel evlerde kiralama yöntemi ile kızlı-erkekli grupların kaldığını, apartmandan gelen şikayetler üzerine sanıyorum Denizli'de böyle bir olay olmuş. Ben dünkü konuşmamda özel evlerde kiralama yöntemi ile kalıyorsa, bu kişiler 18 yaşını geçmiş, reşit olmuşlarsa, reşit olan insanların birbirleri ile kalmalarına bir yasal engel olmadığı kanaatindeyim. Değerleri olan bir toplumda yaşıyoruz, öyle insanlar vardır ki, kızının yabancı bir erkekle aynı evde karı koca gibi yaşamasında bir sakınca görmeyebilir. "APARTMAN SAKİNLERİ ŞİKAYET EDEBİLİR" Bu toplumda kızının ilk tecrübelerinde bile yol gösteren köşe yazarları olduğunu biliyorum. Türk toplumunda aile önemlidir. Kızlarımızın evleninceye kadar bu tür ilişkide bulunmasını mahsurlu görenler var. Kızlı erkekler o daireyi girip çıktıkça halktan şikayetler gelebilir. Vur patlasın çal oynasın yaparlarsa apartman sakinleri şikayet edebilirler. "KAYBEDEN KIZLAR OLUYOR" Eğer kızlar ve erkekler bir arada kalabiliyorsa, sonunda çoğu zaman kaybeden kızlar oluyor. Bir mahcubiyeti ömür boyu taşıyabiliyorlar. Biz muhafazakar bir toplumuz, baskıcı unsurlar olmamalı, bu tür şikayetler konusunda biz ciddi bir şekilde meselenin üzerine düşmeliyiz. Ben söylediğimi söyledim, Başbakan söylediğini söyledi. Onun kendisine göre siyaset yapma tarzı var, benim kendime göre siyaset tarzım var. Biz 40 senedir tanışıyoruz, biz birbirimizi tanırız. "BAŞBAKAN'LA TERS DÜŞMEDİK" Bugüne kadar bir yol ayrımımız olmadı. Başbakan bugün toplumun hassasiyetini dile getirmiştir. Başbakan ile ters düştüğümüzü düşünüyorsanız, bu sizin düşünceniz. Ben öyle düşünmüyorum." Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Görüşmeleri kapsamında Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun bütçeleri komisyonda görüşülmesi tamamlandı. "YURT SAYISI YETERLİ DEĞİL" Soruları cevaplayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kız ve erkeklerin aynı evde kalması konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarını değerlendirdi. "Sözlerimin arkasındayım." diyen Arınç, bu kadar yurt yaptıklarını ancak yeterli olmadığını vurguladı. Öğrenci sayısının çok fazla olduğunu belirten Arınç, özel yurtlar olduğunu ve bunların denetlenmesi gerektiğini ifade etti. "GÖRÜŞME YAPILDI" Ayrıca özel evler kiralamak suretiyle kalanlar olabileceğine dikkat çeken Arınç, "Bütün bunların bizi ilgilendiren noktada bir görüşmesinin yapıldığını ben biliyorum." dedi. Başbakanın bütün bunların yanında kızlı erkekli kalanların olduğunu ve apartmandan gelen şikayetler bulunduğunu söylediğini ve araştırılmasını istediğini dile getiren Arınç, Başbakan'ın kendi düşünceleriyle ilgili kısmının da tamamen doğru olduğunu, kendi söylediklerinin de doğru olduğunu kaydetti. "ENGEL YOK, ANCAK..." "Kiralama yöntemiyle kalınıyorsa ve reşit de olmuşlarsa, yani reşit olan insanların birlikte kalmalarına bir engel olmadığı kanaatindeyim." diyen Arınç, ancak anne baba olduklarını hatırlatarak muhafazakar ve demokrat bir parti olduklarını buradan oy aldıklarını ifade etti. "ATEŞLE BARUT BİR ARADA OLUR MU?" Kimi anne babanın bundan rahatsız olmayabileceğine dikkat çeken Arınç, konuya ilişkin bir televizyonda yapılan yayında bir kızın biraz da kızararak "Ateşle barut bir arada olur mu?" dediğini aktardı. "Mahsurlu görenlerde bence büyük bir eksiklik var." diyen Arınç, "Gönül rızası ile bir arada kalıyorlar, bir arada kalmalarında yasal bir sorun yoksa o zaman sıkıntı nedir?" diye sordu. "GÖRÜŞ AYRILIĞIMIZ OLMADI" "Baskıcı bir unsur olmamalı ancak ama bu tür şikayetler olduğunda da konunun üzerine düşmeliyiz." diyen Arınç, şöyle devam etti: "Ben söyleyeceğimi söyledim o da söyleyeceğini söyledi. Onun bir siyaset yapma tarzı var; benim bir siyaset yapma tarzım var. Biz dün bir kafede oturup görüş alışverişi de yapmadık. 40 yıldır birbirimizi tanırız. Bugüne kadar bir görüş ayrılığımız da olmadı." Konuşmaların ardından yapılan oylama ile Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a bağlı kurumların bütçesi kabul edildi.