06.09.2014 Cumartesi 12:18
Mersin’in merkez Toroslar ilçesinde bulunan ve tarihi geçmişi M.Ö. 7 binlere varan Yumuktepe Höyüğü’nde kazı çalışmaları devam ediyor. İtalya’nın Lecce Üniversitesi’nden Prof. Dr. İsabella Caneva başkanlığında yürütülen çalışmalarda, o döneme ait dev bir saray, odalarıyla birlikte ortaya çıkartıldı. Caneva, "Burası o döneme göre çok acayip çok daha anıtsal bir sarayı gösteriyor" dedi. "HÖYÜKTE HER ŞEY VAR" Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden olan Yumuktepe Höyüğü’ndeki çalışmalarla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan İtalya’nın Lecce Üniversitesi’nden Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Prof. Dr. İsabella Caneva, 11 Ağustos’da kazı çalışmalarına başladıklarını ifade ederek, "Yaklaşık 1 aydır çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kazı çalışmaları 1 ay daha sürecek. Şu anda ekipte 13 kişiyiz. Arkeolog, restoratör, boncuk ve botanik uzmanı ile öğrenciler kazılarda bulunuyor. Höyükte her şey var. M.Ö. 7 binden itibaren Ortaçağ’a kadar devam eden bir yerleşme. Hedef çok eskiden az bilinen dönemlere bakmak. O yüzden en aşağıda bir açma açtık. Yani en eski tabakalarda kazıyoruz. Ondan sonra Hitit tabakalarını inceliyoruz. Ondan sonra Ortaçağına ait sadece tepenin zirvesine eskiden bir kazı yapıldı ve orada bir kilise var. Fakat kilisenin dışında bir köy vardı ve köy tepenin eteğinde teras olarak bulunmuş, ona bakıyoruz. Çünkü Ortaçağı tabakalarında kilisi ya da kutsal binalara bakılıyor ama etrafındakilere bakılmıyor. Biz o etraftaki köyler üzerinde çalışıyoruz" diye konuştu. "ORTAYA ÇIKAN SARAY ÇOK ACAYİP DAHA ÇOK ANITSAL BİR SARAYI GÖSTERİYOR" O döneme ait bir saray ortaya çıkardıklarını vurgulayan Caneva, "Tabi kazı çalışmalarımız Yumuktepe’nin en meşhur tabakasında, kalkolitik sarayda sürüyor. M.Ö. 4 bin 500 yıllarına ait bir saray burası. Bu sarayın devamını arıyoruz. O döneme göre çok acayip daha çok anıtsal bir sarayı gösteriyor. Şimdiye kadar içinde kazı yaptık. Salon ve yanındaki odaları çıkardık. Şimdi onun dışındaki yerleşmeleri arıyoruz. Şu anda onun yanındaki yolda kazı yaptık. Yol bile döşemeli. Yol ve saray arasında çok iyi yapılmış kaldırım bulundu. Bu ilk defa ortaya çıkıyor. Bir evde kase, tencere ya da değişik çeşit kaplar var. Ancak burada sadece 2 çeşit kap var. Depo kaplar ve yanında yüzden fazla kase. Demek ki normal bir aile mutfağı değildi ama yemek dağıtımı vardı. Belki işçilere ya da misafirlere yemek veriliyordu. O zaman çok insan olduğunu gösteriyor ki kaseler seri üretim yapılmış. Tabi o zaman para yoktu ama iş vardı. İşçiler çalışıyordu. Para yerine yemek veriliyor da olabilir. Çünkü bu sistemi daha sonraki dönemlerden biliyoruz. Ancak bu çok eski önemli olan bu. Demek ki bu sistem hemen hemen bin sene daha önceden başlıyor" şeklinde konuştu. Bu bölgenin çok önemli bir tarih olduğunun altını çizen Caneva, "Detaylı olarak çok güzel boncuklar, bir sepet izi ve buna benzer çok detaylar bulundu. Genel olarak istediğimize ulaştık. Sarayı genel anlamda ortaya çıkardık. Ama her zaman bir sürpriz oluyor. Çünkü burası tam bir saray. Sanki biraz abarttık gibi ama yok abartmadık. Kazdıkça bir şeyler buluyoruz" dedi.